Sunday, December 24, 2006

Yılbaşı çamları, Amerikalı dostlarımız, süsler, ışıklar, küçük mutluluklar...







Daha önce de belirtmiştim, Aralık ayını çok severim. Oğlumun ve benim doğumgünümüz de dahil yılın son ayını neşeli ve huzurlu günler geçirmemi sağlayacak bir sürü nedenim vardır.Ailemin de hoşuna gitmesi ve küçük de olsa keyif almalarını sağlamak için yeni yıl ağacı süslemeyi çok severim. Genelde 10 Aralık gibi ağacı süsler ve ışıklandırırım ki yaşgünümde de cıvıl cıvıl bir atmosfer olsun evde.

Ben çocukken anne ve babamın Amerikalı arkadaşları vardı. Bunlar bir dönem Türkiye'de yaşamış ve anne- babamın arkadaşları olmuş barış gönüllüleriydi... Eve dönüp aile kurduklarında da irtibatımız kopmamış, arada Türkiye'ye geldiklerinde beraber keyifli zaman geçirebildiğimiz aileler olmuşlardı. Hatta bir tanesi Avustralyaya gitmiş, evlenmiş, bir sürü evlat edinmiş ve en küçük çocukları ile yıllar sonra bizi ziyaret etmişti.

Bu barış gönüllüsü Amerikalılar'dan en sevdiklerim benden bir yaş büyük bir erkek çocuğu (Eric) ve bir yaş küçük kız çocukları (Rachel) olan aileydi.(Bazen çocuklarla erik ve reçel diye dalga geçerdik ağabeyimle tabi:-) Ben küçükken kadın bir sürü süslü, cici elbiseler diker ve ta oralardan yollardı. Bir keresinde Türkiye'ye geldiklerinde anneme çok güzel kokan renkli toplar getirmişlerdi. Bunların ne olduğunu ancak paketi okuduğumuzda anlamıştık: Banyo köpükleri idi bunlar:-) Türkiye'de o dönemde ne arasındı? Annemler de onlara duvarlarına asmaları için bakır tepsiler, kendi elleri ile işlediği yastıklar, kilimcikler yollardı. Bu aile sanırım tüm Amerikalı aileler gibi fotograf çektirmeye bayılır ve bunları bize düzenli bir biçimde hoş mektuplar ve kartlar eşiliğinde yollarlardı. Fotograflardan gördüğümüz kadarı ile evleri bir Türk evi gibiydi, annemin işlediği yastıklar, buradan kendi aldıkları halılar, Türk motifli eşyalar vs... Tabi gelen fotograflara karşılık karşılığında biz de onlara naçizane resimlerimizi yollardık arada bir.

Şimdi bu durup dururken ne alaka da anlatıyorsun diyorsunuz gibi geldi. Şöyle ki: Bu aileden gelen belki onlarca yılbaşı resmi hep aynı tema üzerine kuruludur: İşli, eskiyi çağrıştıran, uzn ve şık kıyafetler içinde anne Ann, yanında daha sade baba, sarışın, şişko, kıpkırmızı yanaklı çocuklar yılbaşı ağacının altında (yıllar sonra 17'li yaşlarda Türkiyeye geldiklerinde Rachel incecik, çocuk hala şişkocuktu). Yanlarda hediye paketleri ışıl ışıl. Bu fotograf kareleri beni çok etkilerdi ve o çam ağacından hep isterdim, hep isterdim. Ama nafile, o yıllarda çam ağacı mı vardı da biz süslemedik???

Belki de bu çocukluk imrentim nedeni ile 2000 yılı yılbaşısından beri (1992 de annemin büyük yapraklı bitkisini süslemem ayrı bir olay tabi) çam süslerim. Amerikalı dostlarımızın ihtişam ve süsüne benzer bir ağaç elde ettim mi bilmiyorum ama bize yeterli neşeyi sağlıyor. Evdekileri zorlayıp aynı ağaç altı fotograflarını hala çektiririm, hatta yaşgünü resimlerim de bu konsepttedir:-)

Neyse evimden bazı fotolar, bence siz de deneyin, Noel bizim bayramımız değil, dini hiçbir anlamı yok tabi bu süslerin, sadece yılbaşını, yeni bir yılı, yepyeni bir hayatı heyecanla beklemeyi anımsatıyor, oğlumun da hoşuna gidiyor. Maksat hoş bir atmosfer olsun...

Not: Bu sene görmemişler gibiyim. Annemin evine de zorla çam dikerdim, bu sene dağınıklık yapyıyor diye!!!!!! annem istemeyince onu da aldım. Bu evde ilk yılbaşımız, bir iki aile mutfağa kurmuş ki mutfak penceresi yerden tavana boydan boya cam olduğu için şık duruyor. Oraya da bir tane süsledim. Tam görmemişlik biliyorum ama ne yapayım hoş durdu:-)

Yarın da evdeki diğer yılbaşı süslemelerini göstereceğim. Bu günlük çamlar yeter...

15 Comments:

Blogger ceyda'nın tükkanı said...

Canım ağaçların pek güzel olmuş:) Ben çocukluğumda hep Orman işletmesindeki lojmanlarda oturmuştuk ve işletmenin bahçesinde de büyük çam ağaçları olurdu. Bunlardan en görkemli olanı süslenirdi her sene. Tüm çocuklar da yardım ederdik. Işıklar yandığı zaman da muhteşem olurdu. Her yıl o günleri pek özlerim ve aklıma o ağaç geldi yine senin yazını okuyunca. Şu annenin büyük yapraklı bitkisini süslemene de bittim doğrusu:)))

1:32 AM

 
Blogger Gamzeli said...

ayy çok güzel, çok hoşuma gitti..Tabikide noel bizim bayramımız değil ama cıvıl cıvıl olduğu için hoş duruyor, insanın ruhunu okşuyor...

1:34 AM

 
Blogger renkler said...

Ceydacığım, lojmanlarda süslenen o kocaman ağaç kimbilir ne güzel olurdu:-) Çocukluğumda İzmitte oturan bir arkadaşım vardı, babası Orman İşletmesinde genel müdürdü. Çok bakımlı, şirin tek katlı evlerde kalırlardı. Hatta bir dönem Kenan Evren'e Çinden hediye edilen Pekin Ördekleri burada beslendi, küçük bir gölet yapmışlardı onlar için ve biz de arada gider, hayvanları kızdırırdık. Çocukluk işte:-)

Annem o bitkiyi bozacaksın diye çok söylenmişti:-) Hatta başında resim bile çektirmiştim kıro kıro:-)

2:01 AM

 
Blogger renkler said...

Gamzeliciğim, lambaları kapatıp (mimkünse TV'yi de) çam ağacı başında eşimle ve oğlumla sohbet etmek hoş oluyor:-)

2:02 AM

 
Blogger Annelog Atölye said...

Çok güzel olmuş ağacınız:) Anıları da canlandırmış bu arada:)

2:15 AM

 
Blogger renkler said...

Annelog, teşekkür ederim, anı çoookkk bende... Sanırım geçmişi seven ve biraz nöstaljik biriyim ama geçmişle yaşayan biri asla değilim. Her zaman dilimini seviyorum...

3:05 AM

 
Blogger renkler said...

This comment has been removed by a blog administrator.

3:05 AM

 
Blogger renkler said...

This comment has been removed by a blog administrator.

3:05 AM

 
Blogger Nasıl geçti habersiz... said...

Ben 1992 deki annenin büyük yapraklı bitkisini çok merak ettim.
:)))))

6:42 AM

 
Blogger renkler said...

Yağmur Damlası, o bitki mefta oldu... Benim yüzümden değil tabi:-) İsmini de bilmiyorum ama çok büyük yapraklı değildi. Yüksekliği 60-70 cm gibi bişi. Ben üstüne simli şeeritlerden atmıştım, bir de süslerim vardı, onların iplarini büyültüp dallarına asmıştım. Zavallı bitki...

7:05 AM

 
Blogger Gün said...

Bizde süslüyoruz 2 senedir ama en çok aşk böcüğü için bayılıyor, geçen sene kardeşimde görüp çok beğenince aldık ağazımızı süslerimizi, bu sene de kendi süsledi boyunun yettiği yerleri, her akşam ışıklarını yakmak onun görevi :)

2:04 PM

 
Blogger renkler said...

Güncüğüm, zaten en çok çocuklar mutlu oluyor. Oğlumun arkadaşları evimize gelince bayılıyorlar... Eminim evde baskı kuruyorlardır bir de ağaç süsleyelim diye...

10:49 PM

 
Blogger Lighter-N said...

Ne güzel anılar ya...Ağaçların süper olmuş canım..Ben g-maildeki bir sorun nedeniyle resimlerimi yollayamıyorum işe, hala kendi ağacımın resimlerini koyamadım...

11:59 PM

 
Blogger renkler said...

Lighter n ciğim, umarım kısa sürede sorun çözülür çünkü senin ağacı merak ediyorum...

12:51 AM

 
Anonymous Anonymous said...

hi, hayatinrenkleri-renkler.blogspot.com!
[url=http://cialisdee.fora.pl/] cialis kaufen rezeptfrei[/url] [url=http://cialisdef.fora.pl/] cialis bestellen rezeptfrei[/url] [url=http://cialisdeg.fora.pl/] cialis ohne rezept[/url] [url=http://cialisdeh.fora.pl/] cialis bestellen [/url] [url=http://cialisdei.fora.pl/] cialis kaufen online[/url] [url=http://cialiskaufen.fora.pl/] cialis rezeptfrei[/url]

2:26 AM

 

Post a Comment

<< Home