Monday, February 26, 2007

dün ve bugün

Hastalık tüm süratiyle devam ediyor, dudağım kabuk bağlamış durumda ve makyajla bile zor kapanıyor, yorgunum ama mutsuz muyum? Allah'a şükür hayır. Dün saat dörde kadar filan acayip bir sıkıntı vardı. Pazartesi sendromu, işlerin uzaması... Ne bileyim hayat bir boş geldi bana. Ama sonra kendime geldim. Evimde de mutluydum. Allah huzurumuzu bozmasın... Sonuçta herşey düzelir, yeter ki sağlıklı olalım ve aile bireylerimiz beraber olsun...

İşyerindeki şu problemli iş hala çözülemedi. Tam çözdük, işe başlıyoruz dedik, kolları sıvadık müşteri başka birşeye taktı ve durdurdu. Hayır sonuçta biz çok gecikeceğiz. Yani anlayacağınız işyerindeki durumumuz beyaz dizilerdeki gibi, hiçbir ilerleme yok! Bir ay sonra izleseniz de aynı yerde bulabilirsiniz:-)

Dün akşam eşim çok kötüydü, sürekli yattı uyudu. Malum annem de hasta ama yazık kalkmış bize gelip oğluşa göz kulak olmuş, derslerini yönlendirmiş uzaktan. Eve gelince biz hemen gitti, yemeğe kal dedim ama halim yok dedi. Dün yemeğimi yapmıştım o nedenle çok rahattım. Yemekten sonra oğluşa çalışılacak bir iki şey verdim İngilizceden, o arada yarının yani aslında bugünün yemeğini yaptım. Yani bugün de rahatım:-) Yarına Allah bilir artık:-) İşim bittiğinde saat sekiz buçuktu. Oğluşa mini bir Quiz yaptım, fena gitmiyor. Sonra herkes bulduğu koltukta uyukladı, baktık olmuyor erkenden uyuduk.

Peki ya rejim? Hımmm.... Fena gitmiyor. pts ve salı (planlanan) listem şöyle

Pts.

Sabah: Süt
Öğle: 2 kase mercimek çorba (ağrıyan boğazım iki kase istedi)
Akşam: 3 köfte ve 2 parça patatesten oluşan izmir köfte+ 4 kaşık pilav+ 1 kase yoğurt
Gün içi 1 portakal+yarım muz+ bir kivi

Salı:

Sabah: 1 Dilim lızarmış ekmek+ beyaz peynir+ domates
Öğle: Ton balığı+ kepek ekmeği
Ara: Yoğurt
Akşam: Kabaklı ve havuçlu fırın mücver+ 1 kase yoğurt

İşte böyle... Bu sabah nedense biraz incelmiş hissediyorum. 63 kiloyken aldığım yeşil kokoş ceketimi giydim, oldu... Çok hırslı gördüm kendimi :-)

20 Comments:

Blogger EBRU said...

İşte böyle arada dietlerimiz suikaste kurban gitsede devam etmeliyiz dimi ama. Hakikaten pek bir hırslı gördüm seni sakın pes etme. Hastalık deyince benim de boğazım felaket bugün. Feci ağrıyor, sabah zor kalktım. Oğluşlardan birinin de sesi kısık , diğerinin de burnu şırıl şırıl akıyor. Galiba her ev şu kötü mevsimsiz hava şartları yüzünden bu halde...

12:11 AM

 
Anonymous Anonymous said...

gecmis olsun-- rejim konusunda bende seni cok kararli goruyorum--hasta olunca da insanin cani pek birsey yemek istemez-- dikkat edin kendinize--

12:25 AM

 
Blogger renkler said...

Ebrucuğum, geçmiş olsun, demek ki siz de ailecek hastasınız... Seni de kararlı görüyorum diyet konusunda. Hadi zayıflayalım, güzelleşelim:-)

12:40 AM

 
Blogger renkler said...

Banucuğum, ben hasta olduğunda iştahı giden tiplerden değilimdir pek:-) Ama tabi istesen de çok yiyemiyorsun... Neyse ki tatlı krizim sona ermiş durumda. Sen de kendine iyi bak:-)

12:41 AM

 
Blogger seli said...

Renklercim çok geçmiş olsun, ceket de olmuş oh ne güzel daha çok motive olmuşsundur :)

1:50 AM

 
Blogger renkler said...

Seliciğim teşekkür ederim, küçük şeylerden mutlu olmaya çalışıyoruz işte...

1:52 AM

 
Blogger Nasıl geçti habersiz... said...

Hayatım sana cevap yazdım.:)
post gibin oldu.:)

birde alt yazıdaki kekin ölçülerini istiyorum lütfen,onu bir ara yazarmısın ?
dün demeyi unutmuşum.:)

1:56 AM

 
Blogger KUGUU said...

Iyiles artik RENKLERcgm, ve isyerinde de bitsin bu gri. Civil civil seni geri ozledik.

4:51 AM

 
Blogger Burcu said...

renklercim çok çok geçmiş olsun tüm ailene we sana canım,umarım kısa sürede iyileşirsiniz sağlık herşeyden önemli elbette.iş konusunda buaara bi sıkıntı bizde de war ama geçip gidecek die düşünmeye çalışıyorum hayat herzaman toz pembe gitmiyor sonuçta ;)
buarada haftasonu ne yapıcaz die bi post atmıştın ama yorum yazamadım ben ona.şimdi yazayım.aysele de yazmıştım aynısını sana da yazıcam.diyet işini ben hep bir marton gibi gördüm uzun we meşakkatli bir yol.bu yolu koşuyorsun,koşarken sendeleyebilir hatta düşebilirsin(bu dieti bozduğumuz 2güne tekabül eder) ama eğer silkelenip ayağa kalkar we dewam edersen düştüğün noktayı çok geride bırakırsın , ha yok neden düştüm diyip hiçbişey yapmazsan da aynı noktada kalırsın.tıpkı hayattaki engeller gibi.oyüzden haftasonunu çok takmamak gerek.psikolojik die düşünüyorum ben..öpüyrum

4:59 AM

 
Blogger Gamzeli said...

Allah insanların ağız tadını bozmasın önemli olan o...umarım çabuk iyilşirsiniz...Benimde dünden beri boğazlarım şişeyimmi şişmeyeyimmi diye sürekli beni yokluyor ilerleyen zamanlarda ne olur bilemem :)

5:35 AM

 
Blogger - said...

canım aynı konudan ben de bahsetmişim bugün, yemekleri yapıp yapıp akşama rahat olmaktan yani. Ne zor di mi bütün gün çalış bir de akşama yemek düşün :( Rejim iyi gidiyor canım, sen bir an önce iyileşmeye bak. Neden bu kadar uzun sürdü anlamadım? Öpüyorum seni

5:36 AM

 
Blogger Aysel said...

Diyet listen çok sağlıklı görünüyor. Haftaya gayet iyi bir başlangıç yapmışsın canım.

Evdeki herkese çok geçmişler olsun.

9:31 AM

 
Blogger [ fiкяiмiи iиcє güℓü ] said...

Rejiminin iyi gitmesine çok sevindim. Kararlı olman işini kolaylaştırıyordur. Sizin eve bi hemşire şart oldu artık. Valla şöyle sıralı yatarsınız hepinize bakar. Şaka bi yana hepinize acil şifalar canım.

12:11 AM

 
Blogger renkler said...

Yağmur Damlacıkım, kekim çok basit. Temel bir kek tarifim var. Aslında sade kakaolu karışık yapıyorum ama limonluya ve portakallıya da adapte ettim: 3 oda sıcaklığında yumurta, 1+1/3 bardak toz şeker, 2.5 su bardağı un, 1 bardaktan bir parmak az süt, yarım paket margarin (ben becel kullanıyorum), 1 limon kabuğu, 1 yemek kaşığı limon suyu, 1 pk vanilya ve 1 pk kabartma tozu, bir tutam tuz. Yumurta ve şeker tuz da atılarak iyice çırpılır, oda ısısında yumuşatılmış margarin ile çırpılır, un+kabartma tozu+vanilya+limon kabuğu rendesi karıştırılır ve eklenir. Düşük hızda çırpılır ve en son limon suyu ve süt eklenir. Çok sert olmasın ki kek yumuşak olsun. 180 derecede pişirilir. Basit birşey ama sonuçtan hep memnun oluyorum. Yarısı kakaolu yarısı sade daha hoş oluyor. Kakaolu kısma yarım çay kaşığı tarçın koyuyorum harika kokuyor...

12:53 AM

 
Blogger renkler said...

Kuğucuğum ben de özledim... İnşallah geçecek. Zaten yatırmıyor ama süründürüyor. Belki yatabilsem daha çabuk toparlanırım.

12:55 AM

 
Blogger renkler said...

Sashacığım, en azından bu iki haftadır şunu yapmayı başarabildim: Haftasonları tökezlesem de pazartesi tekerar başlıyorum. Yani diyeti bozmuyoryum. Bu haftasonu ise artık irademi kullanmayı öğrenmek istiyorum...

12:57 AM

 
Blogger renkler said...

Gamzeliciğim, aslında o en fenası. Çünnkü tümden hiç iyileşemiyorsun doğru dürüst hasta da olamadığından... Sana da geçmiş olsun, aman dikkat et:-)

12:57 AM

 
Blogger renkler said...

Kelebekçiğim, ben de anlamadım, ortada tuhaf bir mikrop var. Yatırmıyor ama süründürüyor:-) Rejime aman dikkat. Bu sefer yapacağız.

12:58 AM

 
Blogger renkler said...

Ayselciğim, çok sağol. Zaten diyeti sadece zayıflama amaçlı yapmamalıyız. Sağlıklı olmak adına yapmalıyız. Bunu da 1000 kalori altındaki diyetler ile yapmak mümkün değil...

12:59 AM

 
Blogger renkler said...

Sevgili Fikrimin ince gülü. Çok haklısın valla. Bir hemşire fena olmaz. Ama güzel ve genç bir hemşire olmasın:-)

1:00 AM

 

Post a Comment

<< Home