Wednesday, February 21, 2007

Hadi insanları mutsuz edelim:-)

Hain main değilim ama insanların kilo karşısında verdikleri ilginç bir tepki var: Yakınımda bir çok tip var. Akrabam da olabilir, arkadaşım da, iş hayatımda kırk yılda bir gördüklerim de... Beni zayıf dönemimden bilen insanlar... Ama burada biraz geçmişe dönüp demek istediğimi anlatmak istiyorum. Bu hikayeyi daha önce de anlattım ama konuyu bağlamak için bir daha anlatıyorum:

1999 yılında, depremden sonra ev kadını olmaya karar verdim. O sıra işyerimde de huzur yoktu zaten ve kilo almaya başlamıştım. Yani doğum sonrası 56 kiloya kadar inmişken (ki doğum öncesi kilomun 52- 54 olduğunu hatırlatmak isterim) o sıralar 63 e kadar çıkmıştım. Evde oturmaya başlayınca annemle ev gezmelerine, özlem duyduğum şekilde misafirleri davet etmeye, çeşit çeşit tatlılar, börekler yapmaya, oğluşla gezip tozup bol bol kilo almaya başladım. Sonuçta 70 kiloyu geçmiştim.

Bu halim hiç hoş değildi. Ayrıca spor da yapmadığım için şu anki gibi kiloyu saklar durumda da değildim, resmen selülitlerim vardı. İşte bu kendimi saldığım dönemde tanıdıklarım ben gördüklerinde: Ne hale gelmişsin, ne kilo almışsın, sen ne olmuşsun, aaa ne güzeldin halbuki gibi gıcık gıcık konuşuyordu. Gizli gizli mutlu oluyordu bunlar... Kilo aldığımı zati biliyordum, neden insanlar bunu yüzüme vurma konusunda bu kadar çabalıyorlardı ki! Resmen obez muamelesi yapıyorlardı ki 1.67 boyuma 70 kilo ile kiloluydum ama o kadar da değil artık. Yüzüm kilo alınca hep hoşlaşır ama bunun bile önemi yoktu, ben bir şişkoydum insanların gözünde. Bu dönemde annem beni üzmemek adına ! "üzülme kızım çok çirkin değilsin!!!" diyecek kadar ince ve kibar bir kadındı!!!!!

Bu tür konuşmalar beni daha da YEDİRİYORDU. Bir gün sinemaya gittik, bir pazar günü hiç unutmuyorum. Pis pis kötü besinleri yemişim! Üzerimden pek çıkarmadığım, beni sözde zayıf gösteren gri bir pantolon var, o bile sıkmaya başlamış. Dibe vurmuşum anlayacağınız. O sıra bir çift gördüm. Obezdiler cidden! Ve ikisinin de elinde extra large mısır patlağı ile filme giriyorlardı. Bu sahne beni çok etkiledi ve aslında içimi acıttı. Onların kilolu olması değil, o kiloda bile sağlıklarını hiçe sayarak yemeye devam etmeleri... O yolda gitmek istemiyorum dedim. Daha 28 yaşındaydım. Giyilecek bir sürü güzel kıyafeti, ince olmanın verdiği güveni, güzelliği özlemiştim.

Ertesi gün pazartesiydi ve ben kafamda diyet işini bitirmiştim. Sıkı bir diyete başladım. Yağlı, abur cubur, tatlı herşeyi bıraktım, dışarıda bile diyetime devam ettim. Herkes zevk içinde yemek yerken ben açtım ama mutluydum. Hergün saatlerce yüzdüm, yürüdüm... O sıra part time işe de başladım, kendime geldim.

3 ayda 14 kilo verdim, 56 kiloya kar indim. Zayıflamama herkes şaşırıd. İlk zamanlar belli olmuyordu ve insanların anlamamalarına kızıyordum. Ama sonra o kadar bariz oldu ki! Neyse bu sefer insanlar zayıfladın ama dikkat et, hemen alırsın demeye başladılar, daha çok başındasın, kesin kilo alırsın diyenler bile oldu. Ve en acısı benim iyuiliğimi cidden isteyen insanlar dışındaki bazı insanların kilo vermemden çok üzüldüklerini, çok mutsuz olduklarını hissettim.

Geçen sene tekrar kilo aldım ve bir dejavu gibi aynı şeyleri yaşıyorum. Zayıflamak, insanları mutsuz etmek istiyorum. Benzer durumları diyet bloglarında çok okuduğum için bu hikayeyi anlattım.

Hadi kötü olalım, insanları mutsuz edelim:-) Fıstık gibi olalım arkadaşlar. Yeter bu işkence artık... 14 kiloyu veren kimdi? Ben değil miydim? O halde yeniden yapabilirim:-) Yapabiliriz...

41 Comments:

Blogger Unknown said...

günaydın renkler, yazılarını ve üslubunu çok seviyorum. kadın kadının hep gizli düşmanıdır değil mi? hep bi laf vardır ya Allahım ya beni zayıflat ya da diğerlerini şişmanlat diye..ben azim sonucunda zayıflanacağına inanıyorum..gerçi bu aralar o azimi kendim de göremiyorum :) seni sonuna kadar destekliyorum!!

11:36 PM

 
Blogger renkler said...

Sevgili ikizlerin annesi, teşekkür desteğin için. Gerçek dostlar asla birbirinin iyi durumunda üzülmez. Ben bunu arkadaşlık kıstası olarak alırım hep...

11:39 PM

 
Blogger fatos said...

Yapmamız gerek yapmamız gerek... O gıcıklara günlerini göstermemiz gerek.. hepimiz aynı şeyi yaşıyoruz,bi şekilde öcünü almalıyız dimii:D

11:42 PM

 
Blogger [ fiкяiмiи iиcє güℓü ] said...

Sevgili renkler,
Belli ki bu kişiler seni biraz üzmüş. Derler ya kadın kadının kurdudur diye. Bi ortamda hepsi en güzel kendi olsun. En şık o görünsün ister. Amma herkes kendince güzeldir zati. Azmini ve gayretini destekliyoruz. Yürü bacım kim tutar seni. Hepsine haddini bildir.

11:56 PM

 
Blogger Lighter-N said...

Renklercim hergün yeni yazı yazdığını görmek beni çok mutlu ediyor öncelikle onu söyliyeyim bir de paylaştıkların hepimize ders verecek şeyler,teşekkürler canım..Yazdıklarında haklısın.Ben çocukluğumdan beri kilolu biriyim...Bütün akrabalarımdan uzakta yaşıyoruz..Ne zaman ziyaretlerine gitsem Nasılsın iyi misinden sonraki 2. soru kilo mu aldın kilo mu aldın oluyor! Kendileri de obez bu arada! Bizim ailede genetik bir kilo sorunu var bu belli, hepimiz aynı dertten muzdaribiz...Ama benim farkım bunu kabullenmeyip diyet ve sporla sürekli killo vermeye çalışmam...bu da batıyor sanırım...

12:00 AM

 
Blogger seli said...

Sevgili Renkler, ne güzel özetlemişsin durumu, gerçekten de etrafda senin kilo alıp-vermeni deli gibi takip eden ve kilo alınca hemen yüzüne vuran ama kilo verince bilmem pek belli olmuyor ya da dediğin gibi aman yine de dikkat et daha başındasın vs. deyip insanın şevkini kıran o kadar çok insan var ki...Hadi onlara günlerini gösterelim :))

12:27 AM

 
Blogger Bocuruk said...

Bu kadar güzel anlatılabilir ancak. Özellikle kadınlar birbirlerinin iyi durumunu kıskanır. Ve ben de senin gibi bu durumu arkadaşlık için bir kıstas alıyorum. Derdini dinleyecek çok kişi bulabiliyor insan ama iyi şeylerini gönülden çok az kişi ile paylaşabiliyorsun. Ve onlar bence gerçek dostlar. Rejimin iyi gidiyor bence sakın yılma. Güzel bir haftasonu diliyorum sana ailenle. Öptüm canım:)
Sevgilerimle...

1:22 AM

 
Blogger Gamzeli said...

tabikide istedikten sonra herşey olur, yeterki kendine güveneceksin...
Başaracağına da inanıyorum canım renklerim...

2:04 AM

 
Blogger Ayçiçeği said...

Bu konuda kimseyi takma bence. Bazı insanlar karşılarındaki üzülünce garip bir biçimde haz duyuyorlar. Bence kilo alma-vermede psikolojinin de etkisi büyük. Ev kadını olunca kilo almanın sebebi belki evde olmaktan mutsuz olmandı. Ben 7 senedir evliyim, ama kilomda hiç bir değişiklik olmadı. Yani evde olmak beni üzmediği için hala neysem oyum.
Moralini yüksek tut ve kilo veriyorum diye sevin bence. Kesin verirsin o zaman. Çünkü yediklerin gerçekten de az.
Bir de şimdiki güzel havaya bakıp aldanma:) Daha yaza çoook var. Eminim 2-3 ay sonra istediğin kiloya ulaşırsın. Ama moralini yüksek tut :))

2:48 AM

 
Blogger Ayçiçeği said...

Pardon, yanlış yazmışım. 7 senedir evliyim değil de evde oturuyorum olacaktı :))

2:49 AM

 
Blogger renkler said...

Evet Fatoşçuğum, günlerini gösterelim tüm kıskançlara!

4:19 AM

 
Blogger renkler said...

Sevgili Fikrimin ince gülü, Tutmayın beni:-) Aslında onlar üzmedi de sinirlendirdi. Ben çok çok samimi, can arkadaşımsa kilo aldığını uygun üslupla söylerim yoksa her gördüğüme kilo almışsın filan demem. Hem bana ne, hem de ne diye üzeyim. O mutlaka kendisini biliyordur değil mi?

4:21 AM

 
Blogger renkler said...

Sevgili Lighter N, güzel yorumun için çok teşekkür ederim canım... Kesin senin çabalaman onlara batıyordur. Ancak bizi gerçekten seven ve iyiliğimizi isteyen insanlar biz çaba gösterdiğimizde ve başardığımızda mutluluk duyar. Bunu da hissederiz tabi...

4:23 AM

 
Blogger renkler said...

Selinciğim valla gösterelim günlerini. Biz zayıflayınca ne hoş olacağız...

4:23 AM

 
Blogger renkler said...

Bocurukçuğum teşekkür ederim canım... Valla yarın evdeyim, tehlike çanları çalıyor yani. Nedense evde olduğum sürede hep yemek düşünüyorum... Haftasonunu atlatma yöntemini de bir bulsam, o zaman kesin zayıflarım.

4:25 AM

 
Blogger renkler said...

İnşallah başarırım Gamzeliciğim, bazıları abartıyorsun, o kadar kilon yok diyorlar ama ben kısa bir süredir bu kilodayım, hayatımın çok uzun döneminde hep zayıf oldum. Biraz abartmamın nedeni bu... Yani gerçekten olduğum halime dönmek...

4:28 AM

 
Blogger renkler said...

Ayçiçekçiğim, o dönemde evde olmak başta iyiydi ama sonra bir boşluğa düştüm. Bir de oturduğumuz apartman genç kızlığımın da geçtiği apartmandı ve annemle aynı apartmanda oturuyorduk. Yani komşular kaç yıllık dostlarımızdı ve herkes çok becerikliydi. Günler başlı başına yetti bana. Gün olmasa da bir çaya, bir kahveye gidelim derken tüm gün yiyip içiyorduk. Benim bünyem sanırım kilo almaya biraz müsait. Senin için problem olmaması çok iyi, aman maşşallah diyelim...

4:31 AM

 
Blogger YAGMUR said...

simdi anladim o azmi nerden buldugunu hepimiz arkandayiz hadi yaza kadar kilocuklar gidecek seni plajda bikinili bronz tenli gorecegimiz gunler ufukta :)))kiskananlar catlasin kiskananlar catlasin (sen melodili olarak icinden soylersin)

4:53 AM

 
Blogger renkler said...

Yağmurcuğum, melodili okudum:-) Çatlatacağım inşallah:-)

5:20 AM

 
Blogger loungetime said...

Merhaba,
Bu yazdıkların bana hamile kalmadan önce insanların ''Sen 1 çocuk yap bak nasıl alırsın'' demelerini hatırlattı. Evet haklıda çıktılar ve bu beni çok rahatsız ediyor.
Sana katılıyor ve aynısını düşünüyorum kolay gelsin.

5:21 AM

 
Blogger renkler said...

Sevgili Lounge time, onlar kıskançlıklarından öyle söylemişşlerdir, yoksa durup dururken söylenecek laf mı? Şimdi mutludurlar. Sen de onlara inat zayıfla da görsünler... Bu arada bir bloğuna girebildim, kızın iyidir umarım. Benim oğluşun da bağdemcikleri sürekli şişerdi ve o kadar sık ateşlenip hasta olurdu ki. Bu gelişmesine engel olur diye korktuk çünkü neredeyse sürekli antibiyotik alıyordu. 4 ayrı doktor da bademciklerini aldırmamızı söyledi. 4 yaşında bademcik ve geniz eti alındı. Şimdi çok rahatız ama bu sefer de öksürük sık oluyor. Ama yıllardır ilk kez antibiyortik verdim geçenlerde... İştahı arttı ve uyku huysuzluğu da yokoldu...

5:48 AM

 
Blogger zeyno said...

Renklercim, bence gerçek dostlar önce sağlığını ve mutlu olmanı isteyen dostlardır.Gerisine bahane çok, onlar bulurlar.. ben insanları anlıyamıyorum, neden başkalarının zayıf yönlerini yüzlerine vurup mutsuzluklarından mutlu oluyorlar. Kahretsin ben de son günlerde bu tür dost görünenlerle uğraşıyorum ve beni bunalttılar artık.Konu sigara ve yaşadığım hastalık, beni her görenin sigara içmemi yüzüme vurmasından bıktım.Ben bırakmaya konsantre oldukça illaki konuyu açıp beni huzursuz etmeye yeniden içme arzumun gelmesine sebep oluyorlar, oysa hiç konu açılmasa işim daha kolay olacak, çok rahat olucam, ben zaten mücedele ediyorum ve içmiyorum ama bunu yüzüme vurduklarında onlar inanılmaz mutlu oluyor bense mutsuz....
Son olarak sen kendini nasıl mutlu ve huzurlu hissedeceksen öyle davran, sağlığını önemse, çünkü ruh sağlığın bozuksa fiziksel sağlık olmuyor...Moral en önemlisi....

7:48 AM

 
Blogger renkler said...

Canım sigara konusu da aynı tabi. Aslında seni düşündüklerinden de söylüyor olabilirler çünkü sigara sonuçta sağlıkla ilgili ama bir şeyi çok üsteleyince ters tepki yapıyor, bunu bilmiyorlar. Sen de çevrene bunu açıkça söyle, lütfen baskı kurmayın de, sağlığın için en iyisini sen düşüneceksin...

8:03 AM

 
Blogger Charm said...

ahh ah, bu kadar mı güzel özetlenir yaşananlar, en kısa zamanda incecik olmak dileğiyle :)
Sevgiler Charm :)

11:47 AM

 
Blogger Aysel said...

Renklerciğim, arkadaşlarımızın akrabalarımızın bize bunu yapması asıl üzücü olan. Gerçek dostlar bunu yapmaz. Eğer şişmanladığını düşünüyorsa ve bu konuda endişeleniyorsa öyle yumuşak söyler ki sen mesajı alırsın. Dostunun seni düşündüğü için bunları söylediğini anlarsın. Ve sevinirsin. Senin yanlış yönlerini gördüğü ve bunları incitmeden sana söylediği için.
Ama bu tür insanları mumlar arasın kadınlar arasında. Eğer şanslıysan hayatının bir döneminde senin yanında olurlar. Diğerleri ise ne kadar kaçsan da gelip seni bulurlar. Ben bu insanların konuşmaları yerine sivrisinek vızıltısı dinlemeyi tercih ederim (Bu arada gece uyumaya çalışırken sivrisineğin çıkardığı o incecik ses en nefret ettiğim sestir.)
En güzel cevap kilo vermek. Bu yaza -10 kiloyla girdiğimizi düşünsene. ne diyeceklerini bilemeyecekler. Şaşıracaklar, kıskanacaklar biz de bir kuğu edasıyla salına salına aralarında dolaşacağız. Hep birlikte zayıflama devam...

2:27 PM

 
Anonymous Anonymous said...

14 kiloyu cok guzel vermissin-hayran kaldim-- yazdiklarin o kadar dogru ki-- ozellikle akrabalar filan--telefonda nasilsin iyimisin demeden bana kilo aldin mi diye soranlar var hala--hemde israrla :) artik napicaklarsa kilomu :)

5:02 PM

 
Blogger Nasıl geçti habersiz... said...

:) Çok tatlısın.
Cenazede görseydin,tek konu bendim.:)
ya ben 15 yıldır tombiğim,sanki yeni ir şey?
Ama önceden herkesin merak konusu olacak şekilde zayıftım.
O zamandan bu zamana sanki görmemişler beni,bir türlü kabullenemiyorlar. Hepsine uçarak kafa atasım geldi.
benim böyle kavgacılığım lafta hep,yoksa ödleğin biriyim.:(

11:48 PM

 
Blogger Asortik Krep said...

Bende uzun süredir kiloluyum ama bazı insanlar her gördüklerinde ne kadar kilo almışsın derler..Ben bu tarz laflara pek aldırmam..Zaten aldırsaydım zayıf olurdum :P
Yine de zayıflık konusunu takıntı yapan insanlara katlanmak çok zor..Kadına kilo verdim diyorsun o kiloyu kendi vermediği için hasta oluyor..Verdiğimde 3-5 kilo falan :)
Bazen canım sıkkın oluyor ve kilo konusunda beni üzen kişilere diyorum ki hiç değilse kilolu ama güzel bir kadınım :) Zayıf olmasına rağmen çirkin olan ve kötü giyinen o kadar çok kişi var ki:)
Ben şişman olduğum için karşımdaki insanın dış özelliklerine bakıpta kesinlikle kilo almışsın demem bunun insanları ,incittiğini kendimden bilirim.Bana göre güzel ve çirkin insanlar, güzel düşünen ve kötü düşünen insan vardır..Yani benim kriterlerim sadece güzel bakan ve bakmayan insanlara indirgenmeye çalışılır..Güzel görünüp kötü düşünenleri hemen ikinci safhada elerim zaten.
Şişmanlar da hergün aynaya bakarlar bu yüzden kilolu bir insana aa ne kadar kilo almışsın demenin samimiyetsizliğini algılamak için zayıf olmaya gerek yoktur..Şişmanlar sadece kiloludur aptal değildir :)

1:04 AM

 
Blogger renkler said...

Sevgili Charm, çok teşekkür ederim, umarım zayıflarım.

1:10 AM

 
Blogger renkler said...

Ayselciğim, -10 kilo harika olurdu:-) İnşallah oluruz canım. Ben -6 ya da fitim valla:-)

Mesela benim arkadaşım Wish azıcık kilo da versem hemen farkeder ve beni sevindirecek şekilde bunu söyler. Birbirimizi mutlu etmeye çalışırız. Ama kilo aldığımızda zaten bunu birbirimize söyleriz ve gizli bir sevinç duymayız. Arada birbirimizin krizlerini önlemeye çalışırız. Gerçek dost o kadar az ki!

1:12 AM

 
Blogger renkler said...

Banucuğum, yani bu mudur? Sen kilometrelerce uzaksın ve konuştuğunuzda o kadar önemli konular varken senin kilonu soruyor. Ona ne ki' Çok ilginç:-)

1:13 AM

 
Blogger renkler said...

Yağmur Damlacıkım, cenazede bile bunu mu düşünüyor insanlar. Onlara ne ya! Kiloluysan sen kilolusun. Hep aynı yerde duruyorlar anladığım kadarı ile. Kendilerine başka bir iş bulamıyorlar sanırım:-)

1:15 AM

 
Blogger renkler said...

Sevgili Asortik krep, ben de şöyle düşünüyorum, zayıf ama bakımsız biri olacağıma bu kiloda bu şekilde olmaya razıyım. Zayıf olup kendi ile barışık olmayan o kadar insan var ki! Ben ancak tanıdığım bir kişi o gün çok hoşsa, değişik giyindiyse, makyajı çok hoşsa veya kendine çok bakmayan biriyse o gün baktıysa mutlaka iltifat etmeye çalışırım. Özellikle de gençleri. Çünkü güzel bir söz gerçekten insanı mutlu ediyor. Onun dışında zaten çok da farketmem kilo mu almış ne yapmış. Bana ne ki!

1:18 AM

 
Blogger Meltem said...

Aah ah bu kilo sorunu hiç bitmiyor. Al ver, al ver sıkıldım ben de artık. Nasıl diyet yapacağım onu da bilmiyorum. Gittikçe çok zor geliyor. Açlığa dayanamaz oldum. Bir de son günlerde bir iştah bir iştah. Allah kolaylık versin hepimize.

1:33 AM

 
Blogger Gamzeli said...

anladım canım ama eğer amacın insanları mutsuz etmekse(kıskananlar için diyorum) bence kır şeytanın bacağını...

1:51 AM

 
Blogger EBRU said...

Sevgili Renkler aynen ben de senin maruz kaldığın o konuşmalara maruz kalan birisi olarak böyle konuşanlara gıcık oluyorum. Size ne kardeşim, sizi ne alakadar ediyor benim kilom, çok mu mutlu oluyorsunuz kilo aldığımı görünce ve bunu bana söyleyince diyesim geliyor valla. Renklerciğim seni destekliyorum. Arkadaşım zayıflayacağız, tığ gibi olacağız ve o gıcıkları gıcık edeceğiz. Pes etmek yok, aynada kendimizi incecik görüp mutlu olmak için tam gaz ileri... Sevgiler.

2:17 AM

 
Blogger renkler said...

Şebnemciğim, ben belli bir listeye bağlı kalmıyorum biliyorsun. Kendini en iyi sen tanıyorsun. İlk olarak yedikleini yarıya ve hatta daha azına indirerek başlayabilirsin.

4:21 AM

 
Blogger renkler said...

Gamzeliciğim baş amacım incelmek ama hani beni kıskananlar da bu arada çatlarlarsa hiç fena olmaz:-)

4:22 AM

 
Blogger renkler said...

Ebrucuğum bence biz bu gazla kilo veririz. Cuma öğledensonra itibarı ile durumu hafif atlattım. Öğlen 6 kaşık zeytinyağlı bezelye ve bir kase yoğurt yedim. Akşama kadar sadece portakal var. Öpüyorum...

4:23 AM

 
Blogger gazel vakti said...

Ya süper gidiyosun banada eski hırs geri gelse nasıl imrendim sana şimdi. Banada bir iki kg alayım hemen beni üzme moduna geçerler 5-6kg vereyim farketmemiş numarası yaparlar.

10:04 AM

 
Blogger renkler said...

Sevgili Gazel vakti, hadi hırlan. Hırslanmanın tam zamanı. Hem bana imrenmişsin, hem de yarın pazartesi:-) Gel üzelim şunları...

1:42 AM

 

Post a Comment

<< Home