Yapılanlar, edilenler...
Yağmurlu bir İstanbul sabahından merhaba. Şimdi burada olmak yerine evimde dışarıyı izleyerek kahvemi yudumlamak isterdim. Sıcacık evimde, TV de güzel bir yemek programı mesela, kedi ayaklarımın dibinde. (Benim kedim mi yok, e bu zaten bir hayal!) Lakin bu aralar evde olmak da bünyeme yaramıyor. Hele bir de hava kapalıysa, çok bunalıyorum, evde çok yorulduğum için iyice çileden çıkıyorum. Bıraktığım ilaç tahminimden daha fazla etkiledi beni. Bir de hala rahatsızlanamadım. Çatlayacağım. Yani anlayacağınız şu an çalışmak ve iş yerinde olmak bana iyi geliyor ilginçki...
Haftasonu yine de çok kötü değildi. Cumartesi biraz anneme alındım. Tamam bu sıralar alınganım ama üzüldüm... Cumartesi kötüce bir haber aldım, moralim bozuldu. Eşim de kışlık lasttiklerin olduğu depoya gitti. Oğluşa dedim ki, anneanneyi de çağırıp bir yerlere gidelim mi diye. Önce kabul etti. Annemi aradım. Of, boşver siz gidin dedi önce. Ben de hadi, çocuk da istiyor deyince OK dedi. Sonra oğluş giysi konusunda pürüz çıkarttı. Yok efendim kısa kollu giyecekmiş, mont giymezmiş. Nike kapşonlu üstü giyecekmiş. Bu çocuk ince g,iymeye ne meraklı. Benden de beter! Neyse, iyi o zaman gitmeyelim dedim ben de... O sırada annem geldi. Anne vazgeçtik deyince, oh isabet olmuş dedi. Öyle bozuldum ki. Kırk yılın başı birşey istedim, onu da burnumdan getirdiler. Anne, sana neler oldu, eskiden beraber ne eğlenirdik, artık konuşamıyoruz bile dedim. O da hadi gidelim o zaman dedi. Oyuncak mı bu. Zaten canım da istemedi sonra. Evden çıkıp biraz yürüdüm, iyi geldi. Sonra ders çalıştık filan...
Eşim geldiğinde hava kararmaktaydı. Tam yemeğe girişecekken elektrikler kesilmesin mi yine. Oğluş sevindi! Oysa mum ışığında da olsa ders çalışabileceğini hatorlattım ona. Feneri yanına alıp sosyal testi çözdü. Maşallah iyi de yaptı. Elektrikler hep gitse mi ne! Evin tüm fenerlerini mutfaktaki kritik noktalara astık. Yemeği öyle yaptım. Hatta dolapta çıkmış kıyma vardı, bozulmasın diye ertesi gün için spagetti sosu yaptım bir de. Harika bir soslu tavuğum var, buzluğa koymadan sosluyorum, lezzetli oluyor. Güzel bir pilav, bol kırmızı lahana salatası ile sofra hazırladık. Eşim 4 altın yaldızlı uzun mum ve şamdancıklar eşiliğinde sofra kurdu. Hımmm, çok romantikti. Tam yemeğin ortasında ışık geldi ama oğluş ışıkları yakmayalım dedi. Çocuk eski çağlardan mı kalma nedir:-)
Sonra kendimizi dışarı attık, yakınlarda yeni açılmış bir İtalyan lokantası var, maç yayını için oraya gittik ma doluydu, sonra da bizim cafeye gidip harika bir dilim çukulatalı pasta yedim. Ne lezzetti! Bu sıralar tatlı ihtiyacım doruklarda. Bugün yine rejime girdim. Artık ciddi kilo sorunum var bence!
Pazar sabahı saat yedide kalkıp oğluşun dershanesindeki genel sınava gittik. Bir saat süreceği için eve dönmedik eşimle. Yakınlarda bir pastane vardı. Bir keresinde oradan oğluşa tuzlu kurabiye almıştım. Temizliği ve insanların güleryüzü beni çok etkilemişti. Oraya gittik. Tukarıda oturma yeri de var. Ne temizdi. O lavabolara da bittim. O kadar zevkli dizayn etmişler ki. Herşey lezzetli idi. Taze köy yumurtası eşliğinde bir kahvaltı ettik. Aynı zamanda fırın olduğu için ekmek de tazeydi... Bahsettiğim yer aslında fakirce bir muhitte. Ama yakınlarında büyük ve lüks siteler yapılıyor. O nedenle oraya servis filan yapabilecekler. Yani şimdi burası için çok lüks kalsa da ileride akıllarını da kullanıp serviste hızlı olurlarsa iyi işler... Böyle güzel, temiz ve mutlu çalışanlara sahip yerler görmek iyi oluyor. Allah işlerini rast getirsin.
Sonra oğluşu alıp o yeni yapılan sitelerin satış ofislerine gittik. Alacağımızdan değil aslında. Ama biz hiç belli olmayız. Mesela karşıdaki evimizi şöyle aldık: Ev almayı düşünüyorduk, ama o gün değil. Sadece sıkıcı ve kapalı bir bayram tatili günüydü. Feci yağmur vardı ve soğuktu. Bir sitenin satış ofisine gittik. Güleryüzlü, çok tatlı bir bayan tek başınaydı o tatil gününde. Ev yapılmaktaydı ama örnek daireyi çok sevdik ve o gün işlemleri başlattık.
Pazar günü sitelere bir bakalım dediğimizde huyumuzu bilen oğluş mızırdanmaya başladı. Ben arkadaşlarımı bırakmam, buraya taşınmam diye! Oğlum sadece bakacağız, para nerede zati dedik...
Arkadaşlar, Güneş Park sitesi diye bir yer var. 180 m2 lik dairesine bittim. Örnek daire yüksek bir giriş katıydı ve sanki bahçen önündeymiş gibi çok şirindi. .Giriş olmasına rağmen çok sevdim. Keşke o ev benim olsa dedim. Fiyatları sorduğumuzda oğluş suratını astı. Keşke alabilseydik ama bu sıra çok zor. Üstelik o örnek ev en iyi konumda olanmış ve satılmamış. Bize tanıtan adam pazarlama stratejisi ile mesela mutfağa giriyoruz, yenge bu senin kilerin, bu ankastre mikrodalgan diyordu, ya da oğluşa ismi ile hitap edip, burası senin odan filan diyordu. Eveeetttt, bizim evimizdi ooooo.... Benim soyunma odamdı, benim mutfağımdı... Biraz pozitif elektrik vereyim evrene de benim olsun: O evi istiyorum, o evi istiyorum, o ev benim olacak. O ev benim olacak....İstiyorum. İstiyor... İsti... Hemen şimdi istiyorum...
Sonra gezdiğimiz iki siteyi hiç beğenmedik. Hep öyle olur. Sevdiğin bişi bulunca başka bişi beğenmezsin...
Allah hepimize güzel günler göstersin ,hayallerimizi gerçek etsin...
Sizler neler yaptınız bu arada?
20 Comments:
renkleriğim
zaten sen bir sey istedğinde etrafındakiler bunun olmaması için bence evrenle iş yapıyorlar heves bırakmazlar insanmdan annemle bende bu günlerde ters düşüyorum nedense sanırm o çalıyor yorgunluğunu benden cıkarıyor gibi
DUR ŞİMDİ BENDE POZİTİF ENERJİLERİMİ SANA GÖNDERİYİM :))
O EV SENİN ALACAKSIN ALACAKSIN EN KISA ZAMANDA HEMDE ALICAKSIN VE BİZLER SANA KAHVEYE GELİCEZ HIMMMMMMMMMMgönderdim
hersey gönlünce olsun canımcığım ,cik cik
1:11 AM
Renkler ciğim yine sıkıntılar basmış sana. BU kadar alıngan olmak sana da iyi gelmez. Belki haklısın ama kırıldıkça daha çok kırılıyor sanki insan. ELektriklerin kesilmesi sayesinde romantik yemek yediniz ha :) İyi olmuş. Ama oğluşa kandil eşliğinde ders çalıştırmak da biraz gaddarca değil mi Renkler ciğim :) Öpüyorum seni çok. İyi bir hafta geçir. KEndini de fazla yorma olur mu?
1:22 AM
canım benim,sen acaba hamilemisin diye kuşkuya düşmüyor da değilim hani.
alıngansın çoook,gelmiyor aylık misafirin filan. emin misin olmadığına?
bir kaç yerde daha rastlamıştım, bu evrene enerji yollamak nedir? duanın yeni şekli mi?
hakınızda hayırlı ise olsun o ev senin inşallah. ben duamı ederim işte böyle.:))
---------
ben ise çok fenayım,depresyondayım.
ameliyat olduğu akşam ilk kedim 2yaşındaki pisim Maydanoz öldü........
kendimi suçluyorum. kısırlaştırma ameliyatı olmasa ölmeyecekti ya da başka sebepten ölürdü yine ömrü bittiyse ama, o zaman kendimi suçlu hissetmezdim bu kadar.
ben üzgün olunca hırsını işten filan çıkaran bir insan değilim hiç. bir kaç tanede hasta kedi var zaten. yavrular ve hastalar bayağı meşgul ediyor.
biraz ara verdim işte....sayfalarımda mola,mola,mola. belki bayrama yakın dönerim
1:46 AM
CANIM YA SÜPERSİN VALLA HEP KOŞTURUYOSUN EV İŞ YEMEK OĞLUŞUN OKULU FALAN FELAN AMA İYİ DAYANIYORSUN :) ASLINDA REJİME GEREK YOK SEN BÖYLE KOŞTURUNCA EMİN OL Kİ ZAYIFLARSIN :))))
BENCE BÖYLEDE GÜZELSİNDİR EMİNİM
2:07 AM
Civcivciğim, Aslında haklısın. Çekemeyen çok dimi? Pozitif enerjin için sağol. Valla kahve kısmı da çok hoş:-)
2:18 AM
Handeciğim, çok alıngan oldum haklısın. İyi değil biliyorum ama... Umarım yakında kendime gelirim. Aslında genelde çok neşeliyimdir, iyimserimdir. Oğluşu fenerle çalıştırdım haklısın. Ama onun da hoşuna gitti. E eskiden ışık mı vardı? Çocuklar ders yapmıyorlar mıydı:-)
2:20 AM
Yağmur Damlacıkım, kediciğe çok üzüldüm. Başın sağolsun canım. Kendini çok suçlama, nereden bilebilirdin ki! Sen onların sdadece iyiliklerini istiyorsun, hepimiz biliyoruz, Allah da görüyor. Kendini üzme, biraz dinlen.
Öbür durumum ise canımı sıkıyor. Bir kan testi yaptırdım, ultrasonda bakıldı ve idrar testi yaptırdım. Aslında tüm belirtiler hamilelik gibi de. Bir miğdem bulanmıyor... Sanırım hamile değilim ama bu hafta sonuna doğru bir de Acıbademe gideceğim. Bir test daha yaparlar. Eğere yoksa da adam gibi tedaviye başalmalıyım...
2:22 AM
Sevgili Hislerim ve ben, aslında bu hafta sonu çok iş yapmadım sayılır. Daha çok ufak tefek işler,yemek, biraz ders filan... Dinlenmeye çok ihtiyacım var yine de...
2:23 AM
İnşallah o beğendiğin evi alırsınız, belli olmaz o sizin kısmetinisizse, ne olur ne olur sizin olur :)
Sen oğluşa mum ışığında ders çalıştıriyorsun ya,bak aklıma ne geldi. Bende ortaokuldayken matematik sınavına çalıştığım bir gece, elektrikler kesilince, babam jeneratör çalıştırmıştı, o da eski bişeymiş, bir ses bir ses, gürültüden çalışamamıştım :)))
Öpüyorum çok canım, güzel bir hafta diliyorum
3:32 AM
inşallah o evi alırsın hatta bende 1 ev alırım(araya sıkıştırayım).hakkaten hamile falan olmayasın çalışma başlamışmıydı?cumartesi sabahı katmer yaptım ve en çok ben yedim. 2 tanesinede şeker serpmiştim yağdan sonra, oda güzel oldu tavsiye ederim çocuklar için çikolatalı bile olur.ben sabahın köründe kalkıp yapıyorum eşim -of ya yağ koktu ortalık diyor bu heriflere yaranılmaz!!!bence rejimi falan boşver nasılsa hamilelikte kilo alınacak sonrasında verirsin hepsini ..
3:49 AM
İş , ev , Çocuk , eş.....Hepsine yetişen, herbiri ile olan problemlerin üstesinden gelen bir insan....Sen bir süper kahraman olabilirsin ama....Vücudun onu biliyor mu bakalım....Kendini bu kadar yorma....İnsan yorgun olduğunda herşeyin kendisinin üstüne üstüne geldiğini düşünebilir....Bir de malum mevsim değişikliği....Herşeyi etkiliyor....Umarım senin keyfini kaçıran herşey kendiliğinden yoluna girer....Bebiş olayına gelince; YENİ BİR YIL....YENİ BİR EV....YENİ BİR BEBEK....Neden olmasın...Hakkında hayırlısı olsun...Renklerciğim.....
3:49 AM
Çocuk , eş , iş , ev....Herşey ile ilgilenen ve herbirinin sorunlarının üstesinden gelen bir insan....Sen süper kahraman olabilirsin...Ama vücudun bunu biliyor mu bakalım....Kendini bu kadar yorma....Keyfini kaçıran tüm şeyler umarım kendiliğinden yoluna girer....Malum ani mevsim değişikliği insanı da ister istemez etkiliyor....Bebiş olayına gelince; YENİ BİR YIL....YENİ BİR EV....YENİ BİR BEBEK....Neden olmasın...Hayırlısı olsun Renklerciğim....
3:53 AM
Çocuk , eş , iş , ev....Herşey ile ilgilenen ve herbirinin sorunlarının üstesinden gelen bir insan....Sen süper kahraman olabilirsin...Ama vücudun bunu biliyor mu bakalım....Kendini bu kadar yorma....Keyfini kaçıran tüm şeyler umarım kendiliğinden yoluna girer....Malum ani mevsim değişikliği insanı da ister istemez etkiliyor....Bebiş olayına gelince; YENİ BİR YIL....YENİ BİR EV....YENİ BİR BEBEK....Neden olmasın...Hayırlısı olsun Renklerciğim....
3:53 AM
Mutlucuğum, ben de orta okula başladığım sene elektrik kesintileri yapılıyordu. Hem de her akşam! O sene babamın bir arkadaşından bir iki arkadaş İngilizce ders alıyorduk. Gidiş gelişlerimizde hep annelerimiz taşırdı bizi. Çünkü etraf çok karanlık olurdu. Dersleri de hep gaz lambası ile yapardım. Yıl 1942:_P (hani yaşlılar anlatır ya elektirksiz günleri)
4:02 AM
Figenciğim, erkeklere bir şey beğendirmek ne zor. Teşekkür edeceğine neler demiş! Amaaannn üzülme, sana afiyet, şeker, bal olsun canım. Aslında orjinal tarifte şekerli su ile ıslatılabileceği de yazıyordu...
4:09 AM
Sevgili Bugunovnia, aslında amacım süper kadınlık değil. zaten yanından geçemem. İstediğim sadece yapılması gerekenleri iyi bir şekilde yapmak. Yaşlanıyor muyum ne! Hiç böyle olmazdım.
4:10 AM
İnşallah tüm hayallerin gerçek olsun canım. Dur ben de şu evrene biraz pozitif zımbırtı göndereyim senin için, diyecem ama, kendileri ben ne göndersem tersini yapmaktalar. Bu evrenin benimle bir zoru mu var ki?:) Bu sabah şu K bardan aldım. Tadı fena değil. Lakin arkasından koca bir paket fıstıklı çikolatayı yememem gerekiyordu sanırım.:))
11:04 PM
İnce Gülcüküm, iyi yapmışsın boşver. Çukulata ruh çöküntüsünün en büyük ilacı. Şu sıralar herkesin ihtiyacı var...
11:17 PM
Canım dilerim o ev senin olur, tabii hayırlı olacaksa sizin için. Allah gönlüne göre versin..
11:47 PM
Sevgili Sena ve Bera'nın annesi, Amin canım, cümlemize...
2:15 AM
Post a Comment
<< Home