Monday, December 10, 2007

Elim sende...

Dün OKS anneleri dizisini izledim. Oğluş da izledi. Aman Allahım ne idi o! Kızlar valla ben o kadar sapıtmadım (henüz:-P) Tamam, ben de oğluşu sınavlarda bekliyorum, veliler arasında sınav dialogları geçiyor ama o şekilde bir sapıtmışlık, kendini bilmezlik yok. Evet bazı anneler sizin çocuklarınızı da yakın tyakibe alıyor. İsim öğrenip listeden sizin çocuğunuzun notuna bakmalar filan... Ama ben böyle yapmıyorum. İstiyorum ki her çocuk başarılı olsun, üzülmesin, güzel okullar kazansın. Bu mümkün değil tabi ama en azından hakeden kazansın. Evet bazı veliler sizin başarınızı kıskanıp başarısızlığınızdan mutlu olabiliyor. EQ sü yüksek biri olarak bunları farketmiyor değilim ama henüz o dizi standardına çıkmış değiliz...

Dizide iki yere güldüm. Biri çocuğun anneannesi gelip günlerdir ders ve sınav nedeni ile yemek yapılmamış eve yemek yapıyor. Anne ne gerek vardı yapması bir saat, yemesi bir saat diyor. Çocuk yemek de yemesin yani! Bir de baba yatakta anneye sarılıyor, anne, dur, sınavdan sonra diyor. Çüşşş artık. O damı ona endekslendi afedersiniz ama...

İşin ilginç tarafı şuydu. Bunu oğluş ile izledik, kah kendimizi gördük, kah dalga geçtik. Sonra oğluş kalktı, canım test çözmeyi çekti dedi ve bi test yaptı. Çok sevindim ve "şaşırdım!" Test çözen çocukları görüp canı çeken tek çocuk benimki herhalde...

Fen sınavına Allah'a şükür kendi çalışmış, ben gelince sorular sordum, iyiydi maşallah. Biz de kısa kestik çalışmayı. Bakl dedim, sen iyi çalışınca akşam dizi izlemeye zaman bulabiliyoruz, test bile çözdün! zaten test ile çok dersi yok Allahtan, anlatım dersi çalışmayı sevmiyor. Tüm sorunumuz bu.

Bir de diziyi izleyip "aaaa, ne korkunç, ne diye dershaneye yolluyorlar, ne diye bu kadar önem veriyorlar" diye ayıplayan arkadaşlara şunu söylemek istiyorum: "Bekara kadın (afedersiniz ayıbını yazmayayım) boşatmak kolaydır. Daha iyi deyimler de bulunabilir... Hatta bundan test sorusu bile yapılır. Aşağıdakilerden hangisi konuya uygun düşen deyimdir diye. Diyeceğim şu ki: Hiç birşey uzaktan görüldüğü gibi değil. Bir gün başınıza gelirse görürsünüz... Ay ne ayıp, ben bunu yapmam dediğiniz şeyleri paşa paşa yaparsınız. Belki abartılı değil ama o sürece girersiniz. Bazıları benim ders çalıştırmamı iyi niyetle de olsa eleştiriyor. Ben de taraftar değilim. Ama anlatım derslerini sevmeyen ve bunu çalışmayı reddeden bir çocuğunuz olunca başınıza şapka geçirip oturuyorsunuz derse. Bazılarının çocuğu matematikten çakmıyor olabilir. Otur çalış demek olmuyor ne yazık ki... Çocuğunuz dersini kendi çalışıyorsa, düzenli çalışıyorsa, çok da sınav stresi yoksa size ne mutlu, ama bunu yaşayamayan çocuklar olduğunu unutmayın. Yaşamayan anlamaz. Ben de anlamıyordum inanın. Geçen seneye kadar hiçbirşeyin farkında bile değildim çünkü oğluşun çalışması yeterliydi. Şimdi ise herşey çok farklı, dersler daha ağır... Konular kapkarışık (dershane, okul, basket antremanları birbirine girmiş durumda)

Neyse, sonuç olarak Allah'a şükür test çözme işini, püf noktalarını, nasıl dğru yoldan çözeceğini öğrendi. İlk ay hep beraber test çözdük... Şimdi benim verdiğim ve dershaneden aldığı pratikle gidiyor. Ders çalışma işini de çözeceğiz inşallah...

Bir de Elçinin eli bendeymiş. Bakalım bu elle ne yapacağız?

* BLOG YAZMAYA İLK DEFA NASIL BALADIN? Önce çoğunuz gibi okumaya başladım. İlk başta bir yemek tarifi ararken Tarçının Mutfağına ulaştım. Oradan oraya derken blog dünyasını tanıdım. İtiraf ediyorum ki o zaman okuduğum bloglar şimdi tarihe karıştılar, onlar bana hiç yazmadı blogger olduktan sonra, daha kemikleşmişlerdi ve şimdi onları pek okumuyorum.

Geçen sene Eylül ayında bi cesaret açtım. Birlieri okur mu diye düşünmedim... Kendim için açtım.

* BLOG YAZILARININ KONUSUNUN BELLİ BİR ÇİZGİDE OLMASI İÇİN ÇABA GÖSTERİYORMUSUN?YOKSA İÇİNDEN GELDİĞİ GİBİ Mİ YAZIYORSUN?

Hiç çaba harcamıyorum, içimden geldiği gibi yazıyorum. Bazı akşamlar bir konu buluyorum, ertesi gün tamamen farklı birşey yazabiliyorum...


* BLOG YAZMAK İÇİN GÜN İÇİNDE BAZI ŞEYLERDEN FERAGAT EDİYOR MUSUN?

Genelde hayır... Bu olayı görev gibi değil, hayatımın bir parçası olarak görüyorum çünkü. Dişimi yıkarken nasıl başka birşeyden feragat etmiyorsam yazarken de etmiyorum. Yoğunsam, hastaysam zaten yazmıyorum...

* BLOG YAZMAK SENİN İÇİN EĞLENCELİ BİR UĞRAŞKEN ŞİMDİ ARTAN BEKLEYİŞ YÜZÜNDEN ZORUNLU BİR HAL ALMAYA BAŞLAD MI?

Yoooo... Öyle olmaz da inşallah. Öyle arkadaşlara üzülüyorum ama kızmıyorum. Büyük konuşmamak lazım.


BLOG YAZMAYI DAHA NE KADAR SÜRDÜRECEKSİN ?

Allah izin verirse bi 50-60 yıl sürdürmek istiyorum... En uzun yazan blogger rekoru benim olacak! İşte o kadar!

Elimi Berfine, Muhabet Çiçeğine ve Figenciğime veriyorum. Kızlar elime iyi bakın, manikürünü filan ihmal etmeyin ha!

23 Comments:

Blogger Mutluveumutlu said...

Herkes çocuğuna göre davranmalaı bencede, eğer kendi başına çalışmkata zorlandığı dersler varsa tabiki yardım edilmeli. Hatırlıyorum da sözel dersleri bende annemle çalışırdım. okurdum, okuduğunu anlatırdım, o takip ederdi. Olmayan yerlerde uyarırdı.

Bu arada bende bloglarla ilk Tarçının Mutfağıyla tanışarak başladım. Oradan oraya takip ederken bir sürü blog buldum. Onca blog içnde aynı siteyle başlamamız güzel bir ortak nokta :)

11:58 PM

 
Blogger HAYAT said...

sen yazdıkça düşünüyorumda biz evde ders çalışırken bize öyle yardım eden filan yoktu kendi kendimize yada ablamla yapamadığımızda yine ağlardık ....bu zamanlara kadar geldik işte şimdi sizlerden az çok bazı konularla ilgili öğrendiklerim oluyor siz yazın biz okumaya devam ve tecrübe edinmeye :) ha bu arada canımcım ablama geçenlerde manükür yapmıştı bana bi haber et ben sana bakarım

12:19 AM

 
Blogger Muhabbet Çiçeği said...

Renlerciğim, ellerin güzel güzel:) Ayy en kısa zamanda yazacağım tatlım.
Bu arada OKS Anneleri düzünde bende bazı yerleri aşırı abartı buldum. Bazılarını seni eleştirdiğini söylemişsin. Bu işin içinde bende olduğum için iyi anlıyorum seni. Dışardan herşeyi söylemek kolay. İş ki başına gelince bocalamamak. Sen çok ilgili bir annesin, valla sana hayranım. Hayırlısı ile oğluşunda iyi biryeri kazanacak inşallah. Kocaman öpüldün tatlım.

12:26 AM

 
Blogger anemon said...

renklerciğim bu dizi hangi kanlda ben görmedim haberim yok
öyle veliler varki çocuklarla uğrasmayıp çocuğun kendi hırsı kendi basarısın n gururunu kendileri tasıyorlar tabiki çocuğun basarısı hepimizi gururlandırır benim her alanda olduğu gibi bu konulardada kıskançlığım olmadı böyle olan anneleride kınıyorum cehalettelerine veriyorum

kibirli kibirli tavırlar sergileyip benim çpocuğum basrılı ben böyle calıstırıyorum yok çocuk kendiliğinden calısyoyrsa değin kibi şapka cıkarmak lazım ve insan basına gelmeyince bilmiyor

ben oğlumla 7 yıldır aynı sekilde uğrasıyorum tek fark eskiden kötü not aldığında bir dahakine düzelticem der ki zaten en kötü notu belki tek dersten 4 olurdu notları cok iyiydi iyi çalısmamasına rağmen potansiyel var yani fakat sorumluluk duygusu yitirdi ben yinede oğlumu suçlamıyorum hep kendimde ve eşimde arııyorum sucu çünki sürekli yanında benim olmama alışmış cocuk gecen yıl calısınca bunun eksiliğini çok yasadı babanında işleri cok yoğund-u derken bir buharan gecridi ve okuldan uzaklastı benim bu yıl ki çabam oğlusuma okulu yeniden sevdirebilmek bu arad zaman geçiyor ve eksik tarafları

kapatmaya calısyoruz sbs de ne olur bilmiyorum böyle giderse berbat olcağı kesin su an ki tek dileğim suınıfını gecebilsin hayırlıyla diyorum çok uzattım yine allh her kesin çocuğuna güzel bir gelecek versin

çocuğun derslerinin kötü olmasını bazıları aileyey bağlıyorya bunuda hiç anlamış değilim bazıları için gecerli olabilir ama benim nasıl caba sarf ettiğimi görüpte kendileri uğrasmazken böyle bir ödüle konup birde konustuklarında deliriyorum

12:39 AM

 
Blogger Nasıl geçti habersiz... said...

Ben seninkinin sistemden dolayı olduğunu biliyorum.onun için çaresiz kaldım ya.oğluşa acıyorum(ama yazdığın son gelişmeler çok sevindirdi) ama seni de anlıyorum.
işte arada kaldım tek suçlu sistem.
ama bu sistemin adının "sbs" olduğunu bilmiyordum. açılımı nedir bunun?
bende portakal ağacı ve tarçını bulmuştum.zannettimki sadece yemek blogu var. sonra diğerlerini öğrendim.
ilk yazı yazma amacımı demedim daha hiç kimseye.:)))belki kulağına söylerim..))
neyse bende de yeni yazı var. bugün bak muhakkak olurmu? :))))

12:41 AM

 
Blogger renkler said...

Mutlucuğum, ben çok çalışkan ve sorumluluk sahibi bir öğrenciydim. Buna rağmen oturup annemle de çalıştığımız çok olurdu. Her öğretmen iyi anlatamıyor dersleri, ben de anlamayınca anneme anlattırırdım, hemen anlardım konuyu. E tabi o öğretmendi. Ama oğluş da bazı konuları anlamayınca ben anlatıyorumi anne sen anlatınca hemen anlıyorum, öğretmen çok kafamı karıştırdı diyor. Gel de bu çocuğa yardım etme!

Ortak noktamızın olması çok hoş. Kimbilir başka ne çok ortak noktamız vardır. Ah, bir biraraya gelip de kaynatsak...

12:47 AM

 
Blogger renkler said...

Hislerciğim, çocuğun kendi kendine çalışması tabiki de çok güzel. Ama bunlar çocuk, bir yerde takılmaları da doğal. O zaman devreye girmeli. Ben o aşamaya getirmeye çalışıyorum oğluşu...

12:48 AM

 
Blogger renkler said...

Sevgili Muhabet Çiçeği, sağol canım. O dizi abartılı da olsa ne yazık ki zaman zaman her anne- çocuk yaşıyor. Düşünsene, dershaneden çocuğunuzun notları berbat, bu şekilde bir yer kazanamaz diyorlar. Hangi anne panik olmaz. Ama kızın önünden resim kalemlerini alırken çok üzüldüm. Ben çocuğumu her dakika çalıştırmıyorum. Zaman olursa antremanlara da gidiyor, dışarı da çıkıyor, bilgisayar da oynuyor. Yani boğmuyorum...

12:50 AM

 
Blogger renkler said...

Civcivciğim, FOX ekranlarındaydı dün canım... Valla fena bir dizi değil aşırıya da kaçsa...

Sana katılıyorum, zaten sen bana katılmışsın:-) Bizim dururumuza düşmeyen anlamaz! Uzaktan laf söylemek çok kolay. Herkes kalıplaşmış cümleler ile konuşmaya alışmış. Öyle yapmak doğru değil, böyle olmalı diye. İyi de olmuyor öyle işte?

12:52 AM

 
Blogger renkler said...

Yağmur Damlacıkım, sana uğradım ama acil bir iş çıktı okuyamadım,i birazdan bakacağım. Bugün çok işim yok şimdilik...

SBS seviye belirleme sınavı... Allah izin verirse çalışma düzenini oturtacağız inşallah... Herşey kötü değil tabi. Ama arada stres oluşuyor. Desrhaneyi çok takmıyorum artık. Hatta pek aramıyorum da... Ben çocuğumu onlardan çok daha iyi takip ediyorum... O strese beni ortak etmesinler!

12:55 AM

 
Anonymous Anonymous said...

Merhaba Renkler,

Ben elestirimi yazarken, yapici olmaya calismistim. Hic kimse seni herhangi bir konuda zorlayamaz. Sadece elestirimde dogru gordugun taraflari hayatina aktarirsin. Hicbir sekilde senin aklina yatmayan bir elestiri varsa, tesekkur eder yoluna devam edersin...

Iyi niyetimden suphe etmis olabilirsin (yapici da olsa elestirilmek insanin hosuna gitmiyor anlasilan). Ama inan ki su anda sana yazmak icin zaman ayiriyorsam deger verdigim icindir...

Oglusuna bol basarilar ve sanslar diliyorum...

1:01 AM

 
Blogger renkler said...

Merhaba Seda,

Zaten dikkat ettiysen iyi niyetli yapılan eleştiriler dedim. Kötü niyetli birşey yapılamaz bu konuda, zaten bu mümkün değil. Fakat bu konu beni o kadar sıkıyor ki uzaktan görüş bildirilmemesini tercih ediyorum artık. İnan uzaktan konuşmak çok kolaymış. Ben de yapıyordum aynısını... İyi dileklerin için teşekkür ederim...

1:44 AM

 
Blogger uykucu said...

renklercim şu çocukların durumu beni acayip üzüyor benim başımada gelicek bunlar diyede endişeyle bekliyorum.dün berkayın doktoruyla konuştuk amerikada bilmem kaç yüzbin çocuk evde eğitim görüyormuş özel öğretmenler eşliğinde sınav stresinden uzakta.doktorumuz çocukları bu derece yoğun tempoya sokmaya gerek yok ben nasılsa oğlumu özel üniversiteye göndericem parasını verip dedi oğlu henüz 5 yaşında.benim aklıma pek yatmadı ama ne düşünüyorsun bu konuda nasılsa özele göndericem deyipde derslerine fazla yüklenmemek nasıl olur.sobene teşekkürler en yakın zamanda yazıcam bugün başka konu var güncelimde:::valla kendime pek manikür yaptırmasamda sana yaptırırım merak etme:))

1:45 AM

 
Blogger renkler said...

Figenciğim özel üniversitelerin hepsi de iyi değil ki... İyilerine de girmek o denli kolay olmaz, herhalde bir alt limiti vardır diye düşünüyorum... Ben öyle birşey yaparmıyım bilemiyorum. Ama herşey kötü giderse Avustralya veya İngiltereye yollayabilirim Allah kısmet ederse. Vatandaşlığımız var nasılsa, Avustralyada ücretsiz bir çok bölüm var... İngiltereyi pek bilemiyorum ama çalışma ve yaşama iznimiz var. Hayırlısı. Şimdiden hiç birşey diyemeyiz ki! Allah ne gösterecek.

2:01 AM

 
Blogger sofi said...

Renklercim, benim oğlanda bu sene ösym'ci, pazar toplantı vardı, anladığım tek şey bir labirente girmiş olduğumuz, inşallah yolumuzu kaybolmadan buluruz, çok garip, karmaşık bir sistem ve okadar çok okul ve bölüm varki ne yapacağımızı kara kara düşünmeye başladım.Gördüğüm, ideallerinin, yeteneklerinin peşinden gitmek çok zor, seni zorla belli yerlere yöneltiyorlar amaç bir yere kapak atalımda ne olursa olsuna dönmüş.Blog konusunda senin düşüncelerine aynen katılıyorum.Sevgiler...

3:08 AM

 
Blogger [ fiкяiмiи iиcє güℓü ] said...

Canım ya.. bayıldım oğlunla dizi izleme muhabbetinize. Ben seyredemedim ama senin anlattıklarına bakılırsa abartmış hatunlar. "Sınavdan sonra" he.. koptum yani.:)))

Herkesin çocuğu başka yapıda elbet. Ben koca kazığı hala yönlendiriyorum ders konusunda. Anlamadığı konuyu istediği kadar çalışsın öğrenemez ki zaten. İşte biz de eğlenerek, sorular sorarak daha anlaşılır hale getirmeye çalışıyoruz. Senin bu çabaların da elbette çocuğunun güzel bir geleceği olsun diye. inşallah çabalarınızın neticesini fazlasıyla görürsünüz arkadaşım. Bütün yavrucaklar için de diliyorum bunu.

Bu arada blog konusundaki rekor için de inşallah diyorum. Tonton ihtiyarın torunlarıyla anılarını okurum ben de 9 numara yakın gözlüğümle artık.:))

3:46 AM

 
Blogger Unknown said...

Dün gece bizde oks annelerini izledik ve dedim ki eşime ben bunu blog arkadaşlarıma yazmalıyım izlesinler, izlemişsiniz,bizde baktık biraz geleceğimizi görelim diye ama güzel anlatılmış gerçekten de böyle abarttanlar var onlar izlese bari değilmi,bizim aramızdaki velilerde bile var şimdiden ki biz daha ilk okul 2.sınıfız yane,ara karne aldık geçenlerde ben kimsenin çocuğunun kini merak etmedim ama bana sürekli soruldu

4:13 AM

 
Blogger Benim Hayatim said...

İzlerken aklıma siz geldiniz. Çocukların hayatları zorlaştırmak için ellerinden ne geliyorsa yapıyorlar.

Uzun ve stresli bir maraton başarılar diliyorum.

6:21 AM

 
Blogger renkler said...

Soficiğim, Allah size de kolay gelsin. Üniversite sınavı daha da önemli. Düşünsene mesleğini belirleyecek bir sınava giriyorsun. İnşallah istediği bir okula girer...

7:11 AM

 
Blogger renkler said...

İnce Gülcüküm, Allah sağlıklı, mutlu yaşlılıklar versin hepimize. Kimseye muhtaç etmesin... En büyük dualarım. Öyle olursa, Allah güzel bir yaşlılık nasip ederse yazarız tabi, neden yazmayalım. Ben hala eğitim sistemi ile bozmuş bir şekilde torunun çocuğunu ders çalıştırıyor olabilirim yine:-)

7:13 AM

 
Blogger renkler said...

Elçinciğim, sorarlar. Herkes aklını başkaları ile bozmuş durumda. İyiliğini de düşünmüyorlar.Çocuklarını da psikopat yapıyorlar...

7:14 AM

 
Blogger böğürtlengözün annesi said...

Renklercim sanki biz çocukları bayıla bayıla çalıştırıyoruz değilmi, 2-80 yatıp uzanmak varken işden gelince. Ama haklısın , heleki şu dönemde aile desteği şart. Valla beni şimdiden tasası tuttu, bırak ben bütün, ortaokul,lise bilgilerini unuttum, hatta şimdi dersler öyle acayipki ilkokula giden yeğenimin çözdüğü problemleri görünce dudağım uçuklama kıvamına geliyor.
Size kolay gelsin,umarım emeğinizin hakkını hayırlısı ile alırsınız...

7:27 AM

 
Blogger renkler said...

Sevgili Böğürtlen Gözlünün anneciği, haklısın. Ben de istiyorum işten gelip ayaklarımı uzatıp yatmak. 11 e kadar mesaimiz bitmiyor ki... Son günlerde kendimi çok yorgun hissediyorum. Dün derslerini kendi halletti. Oturdum film izeldim. Vücuduma şok olmuştur şimdi:-)

11:02 PM

 

Post a Comment

<< Home