Rejim ve sağlıklı yaşam...
İtiraf etmeliyim ki diyetim başladığı hızla devam etmiyor ve ben o zamanki gibi aynı kararlılıkta değilim! Araya oğlumun benim doğumgünlerimiz, eşimin ve benim birer şirket yemeği ve başka özel yemekler girmesi bir bahane olarak görülebilir mi bilemiyorum.
Her pazartesi rejime başlamak, cuma günü kaşınmak ve haftasonu yemek için bir bahane olamaz aslında... Dün sabah yeni aldığım yeşil ceketi giyeyim dedim, hatırlarsanız o gün 38 beden pantolon ve 40 beden ceketin içine girmeyi başarmış ve toplamda 4,5 kilo verdiğimi öğrenmiş, bi sevindirik olmuş, şımarmıştım. Dün sabah ise ceketimi giyip önünü kapadım ve çok dar gibi geldi, sanki kasıyordu ve bunu hiç mi hiç sevmem! Bir de düğme kopmasın mı! Zati şu düğmeleri nasıl dikiyorlar! Ben önceden sağlamlaştırırım genelde. Bu arada bu konu ile ilgili bir şikayetimi anlatayım. İpek Yol'dan çok şık bir etek ceket takım almıştım. Bunun alengirli bir düğmesi vardı. İki düğme arasına zincir koymuşlar, yani klasik anlamda bir düğme sabit, diğer taraftaki delikten geçiyor değil. İki delik var ve birbirine zincirle bağlı iki düğme onlardan geçiyor. İlk giyişimde o akşam yemeğe gidiyoruz yine, sabah bir baktım zinciri düğmeye yapıştırmışlar, düğme koptu. Japon yapıştırıcısı alıp yapıştırdım, harika oldu. Akşam çat diğeri de aynı duruma düştü. Onu evde sonradan yapıştırdım (tüm akşam düğmesiz gezdim)ama işe giydim geçende bu sefer benim yapıştırdığım yerler sağlam, zincir koptu. Oha yani! Oha, çüş. Bir de ciddi pahalı bir takımdı, çok düşündüm değer mi diye ve eşimin ısrarı ile aldım. Şimdi çok pişmanım.
Konu dağıldı toplayayım: Yeşil ceketin düğmesi iyi dikilmemiş olabilirdi. Ama bu benim şişko olduğum gerçeğini ortadan kaldırmıyordu. Dar kotumun üstüne giydiğim halde yandan bakınca şişkoluğumu daha da belirginleştiriyordu. Offff...Hoş değildi ve çıkartıp başka birşeyler giydim.
Tamam aslında bu olay beni hırslandırdı. Cuma günü annemle oğlumun odasında telefonla konuşurken gözüm dolabının aynasındaki aksime rastladı. Bel diye birşey yok, şişkoyum, şişko!!!
Araya hastalık da girince spor yattı, bu hafta da çok iyi değilim, gitmeyeceğiz. Yalnız akşam ve sabahları ağırlık çalışıyorum hareket namına! Kilomu da hiç ölçmüyorum, Allah'a havale ettim kendimi...
Ama rejim fena gitmiyor iki gündür. Bu sabah taze sıkılmış portakal suyu içtim kahvaltı niyetine, öğlen peynirli, mısırlı (azıcık mısır), domatesli atom salata hazırlayacağım. Akşam Galeria'ya gideceğiz alışverişe, malum hediyelerin alınması gerek. Aslında hediye işini bitirdik sayılır, tüm aile fertlerine çeşitli parfümler aldık, yalnız çocuklar ve yeğenimiz kaldı...
Sonuç olarak, ne giysem yakışsın istiyorum, çeşit çeşit kıyafet almak istiyorum, aynadaki aksimi sevmek istiyorum yeniden... Umarım olur. Olacakkkk! Ya olacak, ya olacak...
Neyse, geleceğe umutla bakalım... Rejim yapan ve/ veya sebze seven arkadaşlar için "sağlık yemeği" adını taktığım kabaklı bir yemeği vermek istiyorum. Hem de kabak ye etkinliği- ki bitmiş olabilir- için basit ama hafif bir yemek tarifi olur...
KABAKLI SAĞLIK YEMEĞİ:




- 2 kabak rende,
- 2 havuç rende,
- bol maydonoz,
- bol dereotu,
- Taze soğan (istenirse konmayabilir)
- bir kaşık zeytinyağı,
- kepekli un - rejimde değilseni beyaz un... (çok cıvık olmamalı, ona göre ayarlayın derim)
- Bbir yumurta
- bir paket kabartma tozu,
- kırmızı biber (yiyin bolca, metabolizmayı hızlandırıyormuş),
- karabiber, tuz,
- yağsız beyaz peynir (rejimde olmasanız da yağlı peynir koymayın hoş olmuyor)
- Üstü için az miktarda diyet kaşar peyniri
Aşırı cıvık olmayacak şekilde malzeme karışımı elde edin (ne biçim cümle bu!) 180 derecede pişirin, pişmeye yakın kaşarı koyun.
Mutlaka yoğurt ile yerin derim ben ki sağlığınıza sağlık katın. Hele süzme yoğurtla bayılıyorum. Ben haftada üç öğün yiyorum bu yemeği. Yanında hiç birşey yemiyorum, hafif bir öğün oluyor. Yerken abartmayın tabi. Bir orta boy dilim bir öğünde yeterli...
Bu arada sabah sabah içimi sızlatan bir haber dinledim Mesut Yar'ın programında: Engelliler ile ilgili bir panel düzenlenmiş, bir engelli bayan da konuşma yapacakmış ama konuşma yapılacak platforma çıkışta bir rampa yapılmadığı için kadıncağızın engelli arabası iki kişi tarafından taşınarak merdivenlerden çıkartılmış. Bir rampa yapmak oraya zor birşey değil. Demonte de yapılmasın, orası için kalıcı bir rampa yapılsın, halı ile kaplansın, ne bileyim, vesile olurdu hem... Böyle bir günde bile bu atlanıyorsa! Engellilerin kendi işlerini kendileri yapmaları çok önemli. Çünkü hele ki orada herkesin içinde taşınmak hoş bir psikoloji olmasa gerek. Başkalarına muhtaç olmadan yaşamak istiyor onlar... Allah korusun hepimizi, engellilere de daha düzgün yaşam alanları sağlanır inşallah...


16 Comments:
Tekrar sıkı rejime dönme zamanı gelmiş galiba Renklercim, zaten verdiklerini de almamak için sık derim ben. Nasılsa biraz düzene girince birer birer gidecek kilolar. Yalnız benim durumum vahim yemiyorum ama kilo da veremiyorum. Ben hayatım boyunca 59 olamayacağım herhalde. Yeme düzenimi biraz değiştirmeye karar verdim. Şu mısırları havuçları eskisi gibi çıkartacağım sanırım hayatımdan. Patates ve bezelyeyi de tabii. İyice sıkayım bakalım o zaman da 65'te kalacak mıyım?
11:29 PM
Kelebekçiğim acaba rejime şöyle iki hafta kadar ara mı versen. Ama ara derken kilonu koruyacak şekilde çok almadan... Yani normal insanlar gibi yesen. Zaten yılbaşı ve bayram var arada. Yılbaşı ve bayramdan sonra ciddi ve sıkı bir rejime gir. Bünye mutlaka ilk haftalar iyi kilo veriyor ya, vücudu şaşırtabilirsin. Çünkü artık senin vücudun rejime alışmış ve onu hayat biçimin gibi görüyor. O nednele kilo veremiyor olabilirsin. Biliyorum eşin gelene kadar bir hedefin vardı ama o konuda çok sıkma kendini derim. Zaten yılbaşı ve bayramda yiyeceksin... Ben bir 3 kilo daha verince iki hafta ara vermeyi düşünüyorum. Sonra sanki tekrar başlamış gibi olacağım ve ilk hafta en azından kilo vereceğim diye düşünüyorum minik beynimle:-)
11:49 PM
Ben yilbasi alisverisine haftaya baslamayi dusunuyorum. Ama kime ne alsam hakkinda henuz hicbir fikrim yok:)) Dogrusu almak istedigim bir suru kisi var, surpriz aklina gelmeyecekler bile var, hediye almayi baskalarina seviyorum ama hediye arama secme isi gozumde buyuyor. Burnumu oynatsam olmaz mi bak hem hayal de kurmus olurum azicik RENKLERcgm:)) Sayilir mi?
11:52 PM
Burun oynatmak serbest... Valla bu sene çok bezgin hissediyorum kendimi o nedenle herkese ne alayım diye düşüneceğimize çeşitli parfümler aldık. Anneler zati meraklı, babam da sever...
Kuğuya bu haftasonu ödevi: Hayal kurula ve 2007 ye umutla girile...
12:13 AM
evet bende nereye kocaman bina diktiklerini görsem ilk önce engellileri düşünmüşlermi diye bakıyorum.(bu konudan çok şikayetçi olduklarını okuyorum çünkü hep)ama çook ender.
Birde öbür yazıda,yine psikologla ilgili bir yorum vardı,ben benim ne demek istediğime açıklık getireyim istedim.
Psikolog herşeyi usulunce sormak zorunda zaten.
biz oraya iç dünyamızdaki dertlerimizden kurtulmak için gidiyoruz çünkü.
benim acemi deme sebebim,sen onu söyleyince ŞOK OLDU diye yazmıştın ya.
Bu duygusunu belli etmesine demiştim acemilik diye.
ama sen onu daha insancıl bulduğunu söyledin ki,doktor senin.:))
burada önemli olan senin ne hissettiğin tabi ki.:))
ben bulunduğum şehre,rehberlik ve psikolojik danışmanlık bölümü açılsın,kaç yaşımda olursam olayım,yine sınava gireceğim inş.derim hep.ilgi alanımdır kendileri :))
öpüyorum seni kocaman.
1:43 AM
Bence sen en güzeli, yılbaşından ve bayramdan sonra rejime başla en iyisi o ...Ondan sonra sanırım pek araya birşey girmez..En rahat şekilde rejimini yaparsın canım...
1:44 AM
Yağmur damlacığım, ben de ortaokulda psikolog olmak isterdim... Bu mesleği de iyi yapardım diye düşünüyorum. Onların işi de aslında çok zor, tüm gün sıkıntı dinlemek filan...
Orada şok olduğunu belli etti, belki etmemeliydi, o konuda haklı olabilirsin. Bilemiyorum ama ben robotlaşmış doktor yerine insanı tepkiler gösteren birini tercih ediyorum. Fakat başka biri olsa belki olumsuz etkilenebilirdi. Sonunçta onlar da insan... Bunun dışında öyle abartılı bir tepki vermedi. O sıra problemlerim başkaydı, onları anlatırken bunu da anlatmıştım. Nasıl söz oraya geldi bilmiyorum. Kesin annemden bahsetmişimdir, zaten daldan dala konarak konuşan bir tipim... O da konuşkandı ama:-)
2:41 AM
Gamzeli, şu sıralar zaten ciddi bir diyet yapamıyorum, yılbaşı ve bayramın araya gireceğini bilmek motivasyonumu azaltıyor. Ama dikkat ediyorum, en azından verdiğimi almayayım. Bayram sonrası ciddi gireceğim şu olaya artık.
2:42 AM
yemek ve kurabiye nefiss hemde nefiss:))yani kac kere demeliyim bilmiyorum ama sebzeli ve firin yemegide olunca nefisligi hak ediyor:))
hediye alma isini bende bitirdim sayilir...
rejime baslaninca nedense hep yemekler, misafirlikler yada araya böyle bicok sey giriyor,ozaman yemeyecegim varsa bile mecbur kalip yiyorum!! ve verecegim iki üc kiloda olsa, bir gün aksamasi beni kizdiriyor....
engelli icin yazdigini okuyunca cook üzüldüm, ve bence bicokseyi iste böyle engelliyorlar ve onlar bikere daha hatirliyorlar ne zor durumda olduklarini..yazik, ama engellilere degil organizasyonu yapanlara yazik!!
3:27 AM
Sevgili Renkler uzun zamandır iş yoğunluğumdan ne kendi bloguma doğru düzgün post ekleyebiliyorum ne de blog arkadaşlarımı ziyaret edebiliyorum. Bugün öğle arası şöyle bir gezineyim dedim. Farkettim de uzun zamandır blogları ziyaret etmiyormuşum. Ve geçen hafta doğum günün olduğunu gördüm. Sana nice senin deyiminle bol renkli capcanlı sevdiklerinle geçireceğin sağlıklı, mutlu yıllar diliyorum. Bu arada rejimi bozsan bile aman verdiğin kiloları geri almamaya bak. Sevgilerimle...
3:40 AM
Birtenciğim hakkaten yazıklar olsun o insanlara. Bunu bile düşünmemişler. Ne yazıkki bazı şeyler o kadar yapmış olmak için yapılıyor ki!
3:41 AM
Ebrucuğum, çok sağol canım... Ben de nerede bu Ebru diyordum açıkçası:-)
3:41 AM
dogru dedigin gibi sirf yapmis olmak icin yapiliyor..cok haklisin....
3:57 AM
Öncelikle güzel bir cuma geçirmene sevindiğimi söyleyim. Oh, ne güzel keyif yapmışsın.
Oğluşunun yaptığı kurabiyeler de nefis gözüküyor. Ben de oğlumla kurabiye yapayım. Yılbaşına yakın, şekillerle basılanlardan hani. Hem sınıfındaki arkadaşlarına da götürür.
Rejimin iyi gitmesi güzel. Desene, yaza kalmaz bayağı bir forma gireceksin.
Sebze sevmeyenler için bir de bol kıymalı benzer bir tarif var mı elinde. Bu yaptığın da güzel gözüküyor, ama ben bir etoburum birkere:))
5:11 AM
Ayçiçekçiğim, ben ise otoburum:-) Kıymalı, beşamel sos ile yapılan peynirli köfte tarifim var, haftaya filan onu yayınlarım, eminim seversin... Aslında bu kabaklı tarif ızgara köftenin yanında iyi gidiyor. Eeee sebze de yemen lazım dimi canım... Bu arada senin bloğa mesaj yine bırakamıyorum. Nerelerdesim, bavul hazırlayıp tatile mi gittin diye yazı yadım, olmadı... Buralardaymışsın:-)
Bu arada yılbaşı kurabiyesi süslemesi ile ilgili Nikacora'nın sitesine girersen (benim sağ yandaki linklerimde var) fikir alabilirsin... Çok hoşlar ve oğullar ile yapmak ve süslemek için ideal:-) Benim çam ağıcı kurabiye kalıbım yok ne yazık ki, tez elden alına, haftasonu oğul ile kurabiye yapıla...
5:47 AM
SEVGILI RENKLER SAGLIKLI YASAM VE REJIM BASLIKLI YAZINI OKURKEN COK COK KEYIF ALDIM SANKI YANIMDAYMISIN GIBI...COK TESEKKURLER GURBETTE INSAN SICAK VE SAMIMI BIR NEFES ARIYOR.ISTEDIGIN OLCULERE EN KISA ZAMANDA KAVUSMAN DILEGIYLE...SAYGILAR..OFLU(usa)
8:39 PM
Post a Comment
<< Home