Monday, July 09, 2007

Yeni anket konusunu açıklıyorum: Üniversite sınavları kaldırılsın mı kaldırılmasın mı?

Üniversite sınavları (hala öys mi, öss mi ne ise…) zavallı gençleri için kesin bir işkence ve ömür törpüsü. Bu işkenceyi hepimiz yaşadık. Bu nedenle ilk etapta üniversite sınavlarının kaldırılması (ki bazı partiler bunu müjdeliyorlar) kulağa çok hoş geliyor. Fakat durup biraz mantıklı düşünürseniz Türkiye için sınav tek çözüm gibi. Neden mi?

Bir kere üniversite sınavı yapılmazsa nasıl seçim olacak? Lise veya tüm eğitim hayatında aldığı notlarla olabilir. Bu ülkemiz için çok iyi bir yöntem mi sizce? Burada rüşvetler alıp başını gidecektir. Yine olan fakir öğrencilere olacaktır. Özel okullar ve iddialı okullar adlarını duyurmak için gerçek notları ört pas edebilecekler… Kötü niyetli pek çok kişi bundan çok para kazanacaktır şüphe yok… Rüşvetin önünü kesemezsiniz bu durumda… Ne yazık ki

Bir de üniversite sınavını kaldıracaksan önce bunun temelini çok iyi kurabilmen gerekiyor. Bir çok üniversite kurulmalı. Ama sırf bir üniversite kurmak için mahalle mektebi gibi boş okullar değil. Her biri Boğaziçi, İTÜ, ODTÜ gibi iyi okullar açılmalı…

Bir de ülkemizde üniversiteli olmazsan bir hiçsin olayı da işleri karıştırıyor bence. Herkes nereden, hangi bölümden, nasıl mezun olursa olsun üniversite mezunu olmak istiyor. Aslında haklı olarak… Oysa mesela Avustralya’da meslek okulları çok özendiriliyor ve işinin ehli pek çok kişi iş sahibi olabiliyor. Bizde ise mesela teknik ressama bile ihtiyaç olsa mimar aranıyor! (çok şahit oldum) Bu durumda herkes ilgisi olsun olmasın üniversitelere hücum ediyor. Meslek okulları kaliteyi arttırıp cazip hale getirilmeli bence… Anadolu meslek liseleri yaygınlaşmalı…

Her üniversite, her bölüm için o konu ile ilgili sınav açabilir… Fakat bu sınavların da çok sıkı denetlenmesi gerek. Yoksa bakınız 3. paragraf… Ayrıca yine sınav karşımıza çıkıyor! Fakat bu dürüst yapılabilirse en azından kişi neye ilgi duyuyorsa ilgili sınava girmesini sağlar.

Bir de düşünün: Fen liselerinin programı çok ağır. Okuyanlar zeki olsa da hep tam puan alamıyorlar. Başka bir okulun programı çok basit olabilir. Bu durumda zekaları da karşılaştıramazsınız.

Mantalite değişmeden, Üniversite sistemi kalitelileştirilmeden sınav kalkmamalıdır bana göre. Yoksa akıllı fakat fakir, ya da çok ağır bir program ile eğitim bir okulda okuyan öğrenci üniversiteye giremeyecek, buna karşılık baba parası ile iyi devlet üniversitelerine kolayca girebilecek donanımsız öğrenciler peydah olacak. Haksız mıyım?

Ayrıca geçen anket sonuçlarına göre toplumumuzun %56 sı batıl inanca filan inanmıyor. Hurafe bunlar, hurafe diyor. Fala inanmıyor, ama falsız da kalmıyor.% 10 tüm batıl inançlara inanıyor… %9 u çocuğunun üzerinden atlamıyor. Maazallah kısa kalırlar. % 8 dört yapraklı yoncanın uğuruna inanıyor. Yine %8 tes duran ayakkabıya kıl kapıyor. Küçük bölümler de akşam tırnak kesmiyor, merdiven altından geçmiyor (haklılar tehlikeli zati), iki bayram arası düğün yapmıyor….

Bana bak %56: Sana inanmıyorum. Yani hiç mi için sızlamıyor çocuğunun üzerinden atlarken! İki bayram arası düğün yaparken de mi düşünmedin bişey olur mu diye… Akşam tırnağını keserken elini de kesmedin mi? Şaka şaka, herkes istediğini düşünür. Ben bazılarına birazcık inanıyorum. En çok nazara inanırım ama... O zaten gerçekten var. Bir de Allah korusun derken hem dilimi ısırır, hem de tahtaya vururum. Görenler için tuhaf bir görüntü tabi…

Hadi kızlar, güzel bir gün yaşayalım...

19 Comments:

Blogger [ fiкяiмiи iиcє güℓü ] said...

Ah üniversite sınavı hazırlık aşaması. Hayatımızın en sancılı dönemi. Tüm yaşamını, bir sınava endekslemek ne zordu hepimiz için. Bu çok karmaşık bir olay. Sanırım yeterli okul olduğunda, tüm sorunlar çözülecek. İnşallah yani. Bir de Uzancım kaldıracakmış ya.:))) Nazara ben de inanırım.

11:27 PM

 
Blogger Sanem said...

Sevgili renkler, üniversite sınavı kaldırılmamalı diyenlerdenim. Çünkü şu anki eğitim sistemimizin bunu kaldırabilecek bir alt yapısı olduğunu düşünmüyorum.

Nazara ise çok inanırım. :))
Sevgiler...

11:30 PM

 
Blogger enne said...

Üniversite sınavı kaldırılmalı. Meslek okulları yaygınlaştırılmalı, dediğin gibi ara kademe dediğimiz çalışan sınıfına ihtiyacımız var ama bu sınıf şu anda üniversite mezunlarıyla doldu. Her üniversite öğrenci seçim kriterini belirlemeli, gerekirse yeterlik sınavını kendi yapmalı. Bu sayede çok zeki ama parası olmayan öğrenciler de burslu okuyarak o üniversitenin reklamını yapabilirler. Herşeyi ÖSS puanına bağlayınca üniversiteler işin kolayına kaçmış oluyor.
Beni seçerseniz hepsini yapıcam:) Biraz seçim vaadi gibi oldu da..

11:38 PM

 
Blogger Bir Derin Masalı said...

TÜrkiye de birçok şeyin temeli olmadığı gibi eğitimin de temeli yok. Bu yüzden ben de sana katılıyorum. Şimdilik kaldırılması daha çok çıkmaza sürükler insanları. Bu arada yurt dışında elini sallasan ünüversite mezununa çarpmıyorsunki. Kaliteli ara eleman var onların ülkesinde. Bizde en dandik iş için bile üniversite mezunu aranıyor. Ama noluyor bu kadar çok üniv.mezunu olunca ortalıkta patronlara gün doğuyor. Bİr sürü üniv.mezunu o kadar komik maaşlara çalışıyor ki...Çok tanıdığım var üniv.mezunu olup da asgeri ücrete çalışan.Haklı olarak isyan ediyorlar tabi biz bunun için mi okuduk diye...

Öpüyorum seni....

2:01 AM

 
Blogger - said...

Evet kaldırılması kulağa acayip hoş geliyor ama şu durumda kalkması kaosa sebep olur. Not konusunda kesinlikle katılıyorum, çok yanlış bir uygulama. Bölgeye göre müfredata göre herşey değişebilir. Örneğin ben liseme girerken ortaokul ortalamam 4,61 idi. Dolayısıyla 25. olarak girdim. Ama liseyi 1. olarak bitirdim. 5,0 ile okula girenleri kendimle kıyasladığımda inanamadım. Not ortalaması kesinlikle kıstas olamaz. Ancak yeteri kadar üniversite açıldıktan sonra başka uygulamalar düşünülebilir.

2:01 AM

 
Blogger böğürtlengözün annesi said...

Nazara inanırım ben, ayrıca vardır öyle bazı batıl inançlarımda, zaten çoğuda otomatik olmuş ,mesela kara kedi önümden geçsi üçkere saçımı çeker, tırnağımı ısırırım :) Yani senin dilini ısırıp tahtaya vurma konusundan daha vahimim sokakta görenlere karşı :)
Öğrencilere meslek seçme konusu lisede başlamalı ve seçtikleri bölümde üniversite ile uzmanlaşmalılar, tabi bunun içinde tüm sistemin sağlam temeller üzerine oturtulması ve bu geçişin ondan sonra başlanması lazım.

2:55 AM

 
Blogger böğürtlengözün annesi said...

Renklercim, yaklaşık 1-2 haftadır bloğa uğramıyorum ve büyük bir iştahla Romanı açtım bölümler yazılmıştır diye ama Bölüm 7 de kalmışız,ne oldu merak ettim..

2:57 AM

 
Blogger renkler said...

İnce Gülcüğüm, Sırf Uzan değil, CHP de kaldıracakmış! Bence bunları söyledikleri zaman nasıl yapacaklarını da açıklamalılar. Yoksa ben de derim. Beni seçin ben OKS yi de kaldıracağım. Hadi bakalım!

4:26 AM

 
Blogger renkler said...

Sevgili Ada, önce eğitim alt yapısı düzeltilsin, sonra mutlaka kalkmalı. Ama mantelite, kafalar değişmeden bu iş nasıl olacak bilemiyorum...

4:29 AM

 
Blogger renkler said...

Sevgili Enne, oyum sana:-) Ara kademe tanımlaman çok doğru. Avrupa çok kalifiye ara kademeden insanlar ile dolu. Bu şekilde herkse işinde çok başarılı...

4:30 AM

 
Blogger renkler said...

Handeciğim, çok haklısın. Avrupa'da, Amerika'da ve eşimden duyduğum kadarı ile Avusturalyada bu kadar üniversite mezunu insan yok ama ara kademedekiler çok kalifiye. Çünkü yaptıkları işin çok güzel eğitimini alıyorlar.

4:32 AM

 
Blogger renkler said...

Kelebekçiğim, harika bir örnek vermişsin. Benim demek istediğim de buydu. Mesela benim çok samimi bir arkadaşım vardı. Bizim sınıfa lise 2 de gelmişti. Daha önceki okulunda tüm dersleri 10 muş. Bize gelince 6-7 alan bir öğrenci oldu...

4:33 AM

 
Blogger renkler said...

Bıcırık böğürtlen gözlünün sevgili annesi. Buralarda olmadığını fark ettim canım. Romanı hiç sorma. Beiş dakika vakit bulamıyorum inan. Hayatım koşturmaca içerisinde. Geçen hafta da izindeydim, herşeyi astım... İlham beyi ve Zaman beyi bekliyorum şimdi:-)

4:35 AM

 
Blogger renkler said...

Bu arada bga cığım, ben kedi görünce saçımı çeker ve dilimi ısırırım. Ne alakaysa... Tırnak ısırmayı da ilk kez duyuyorum:-)

4:35 AM

 
Blogger Damak Tadı said...

Canım çokkkkkkk haklısın bu konuda..Eğitim konusu halen Türkiye'nin kanayan yarası durumunda..Öncelikle yeterli okulların oluşması ve sistemin başlaması için yıllar gerekiyor diye düşünüyorum..Bencede şimdilik kaldırılmamalı.Boş vaadlere artık inancımız kalmadı,sadete gelmeleri ise yok denecek kadar az bence..((
Ben nazara inananlardanımcanım.Diğer konulara ise uzaktan yakından hiç ilgilenmem,gecenin bir yarısı tırnak da keserim,ıslık da çalarım,vs....

Kocaman öpüp,sevgilerimi gönderiyorum tatlım benim..

6:52 AM

 
Blogger renkler said...

Gülcüğüm, nazar dışındakiler büyük ihtimalle fasarya zaten. Ama çocukluktan beri o kadar dolduruluyoruz ki ya öyle bişey varsa korkusu ile abuk şeyler yapabiliyoruz:-)

Bu arada Selva yazımı gördün mü? İki post önce...

7:28 AM

 
Blogger renkler said...

Gülcüğüm, yorum yazmışsın bile:-) Şimdi gördüm...

7:30 AM

 
Blogger Nasıl geçti habersiz... said...

Türkiye'nin en önemli yarasını yazmışsın arkadaşım.
yok kalkması için henüz erken. yüksek lise düzeyinde üniversiteleri Türkiye'nin her tarafına doldurup, "tek hedef üniversite" demek hiç marifet değil.
ah o ara eleman konusu hele tam kangren.İmam hatiplerin önünü keseceğiz diye,o okulların bütün cazibesini yok ettiler maalesef.(bu tamamen Erbakan'ın suçu.o adamın yatacak yeri yok)
ne acı değilmi,sen üni. bitirdin say kendini.(odtü,itü filan gibi olmadıktan sonra gerisi fasa fiso)
sonrada asgariücrete talim et.:(

ayriyeteeen.benim 2 tane kara kedi bebeğim vaaar.:)üçtü de biri öldü.:(

1:48 AM

 
Blogger renkler said...

Yağmur Damlacıkı, şimdi gördüm yazını. Haklısın. Önce tüm liseleri kaliteleştirmeli, meslek liselerine önem verilmeli, sonra bu konu tartışılmalı. Ölen kedi için de üzüldüm. Hani hasta olan vardı, dua istemiştin. O mu öldü?

1:20 AM

 

Post a Comment

<< Home