Endoplazmik Retikulumlar üzerine...
Bugün iki konu anlatacağım:
1) Dün oğluşun Fen çalışması gerekiyordu. Ben seni çalıştırırım canım dedim. Konu Hücreler idi. Ne kadar zor olabilirdi ki? Masaya oturmamızla beraber ne kadar yanıldığımı anladım. Aman Allahım o ne terimler, o ne anlatımlar. Endoplazmik retiklum, ribozom, lizozom, kloroplast, organeller, daha adını hatırlayamadığım bir sürü terim! Şok oldum.
Eşim iki gündür şehir dışında olduğu için annem bizdeydi. Anne, Allahını seversen gel bi el at dedim. E kadın öğretmen, bilir dimi? Sonra üçümüz de aldık elimize kitapları anlamaya çalıştık. Biz oğluşa anlatacağımıza O bize anlatmaya başladı. Ama dershanenin verdiği testler ölümcüldü. Annem öfff deyip paniğini bize yansıtınca oğluş ağlamaya başladı. O anda tamam, sakin olun, herşey kontrolüm altında diyerek bu sefer iddialı bir giriş yaptım. Bakteri hücrelerinde çekirdek olmadığını, sadece bitki hücrelerinde hücre çeperi olduğunu, mitokondrinin ne olduğunu anlamıştım o ana kadar.
Sakin olup annemi olay yerinden uzaklaştırdıktan sonra oğluş ile çalışmaya devam ettik. Süper olmadı ama en azından bir iki soru yapmaya başlamıştık. Gerçi gorgi cisimciği ne, bitkiye kırmızı renigi veren ne diye hep anlatımlara dönsek de anlar gibi olduk olayı. Bu akşam daha iyi oluruz sanırım.
Diyeceğim o ki, eğitimcilerimiz: Bu bebeler doktorluk sınavına filan girmeyecek. Amaçları sadece iyi bir lisede okuyabilmek. Beni çıldırtmayın. Biz bu dersleri lise sonda biyolojide görüyorduk! (hatta ben görmedim bilem, o sene yeni bir uygulama olaraktan Fen- Matematik seçimi yapılıyordu, matematiği seçenler tek ders biyoloji okumuyordu, üniversite sınavında biyoloji sorularını görüp bu ne be! diyordu. Zaten sonraki sene bu uygulama kalktı. Olan bize oldu)
Dünkü olay neydi ya! Kendimi tek hücreli bir yaratık gibi hissettim:-)
2) Evde biliyorsunuz rahat durmayan tiplerizdir eşimle ben. Akşam yemeğinde sakin sakin otururken hadi kalk TV alalım filan diyebiliriz. Ya da rahat batar kalkar evin şeklini şemalini değiştiririz. Cumartesi dışarı çıkmışsak vay halimize. En azından bir pano, bir resim, bir nevresim takımı, bir havlu alırız. Paramıza göre tabi. Sonuçta harika bir dekorasyon için her zaman çok para gerekmiyor.
Geçen hafta Kapalıçarşıa gitmek bizim tasarımcı ruhumuzu ayaklandırdı:-P Ertesi gün eşim de istirahatteydi:-) Tabi rahat durucağımıza Maskoya gittik. Mobilya filan almaya değil. Bir süreliğine takımları değiştirme planlarını rafa kaldırdık. Köklü bir değişikliğe ne beynim, ne de cüzdanım hazır. Maskoda yolda giderken eşimi durdurdum. Bir kumaş ve deri dükkanı. Ne zamandır aklımda olan krokodil koyu kahve deriyi buldum. Bu sene sehpalar bu deri ile kaplanıyor, çok moda. Aynı zamanda deriyi dolaplarda, masaların ortalarında üzerine cam koymak sureti il çok sık kullanıyorlar.
Hemen bizim emektar sehpa takımı için koyu kahve deri aldık. Bu sehpanın bir de dikdörtgen üst parçası var. Ona da kahverengi kırçılları olan bej deri aldık. Orta sehpamızı artık sevmiyordum. Beyaz lake kar kısmı lekeli görülüyordu ve eskimizşti. Üst ahşap parçası da öyle... Eve gidip masaları deri ile kapladık. Bence çok yenilendi. Bir müddet bizi oyalar. Bej deri kapladığımız üst parça çok sade kaldı. Yanlarına büyük koyu kahve metalden zımbalar dizdik. Hani koltuk kenarlarına basarlar ya... O da hareket kattı.
Elimizde kahverengi deri kalmıştı. Onunla da TV ünitesinin çekmecelerini kapladık. Böylece takım oldu. İşte eskiler biraz modaya uydu. Bizi bir müddet oyalar.
Bir de hiç uygulanmadığını düşündüğümüz bir pano uygulamasına başladık. Bitince güzel olursa sizinle paylaşacağım...
Öptüm...


33 Comments:
aa ben bunların resimlerini isterim.
çok ilginç birşeyler yapmışsınız,merak ettim.
o deriyi nasıl monte ettiniz? silikonla filan mı yapıştırdınız?
gerçi ben evden sehpaları da attım.sadece 3 lü servis sehpası duruyor.
biz böyle evin ortasını ferah seviyoruz derken,
şu andaki salon zaten tren gibi.3mt.ye 8 mt.
geçen akşam dayım ve yengem geldi.(ankara da oturuyorlar) "ev genişlemiş" diyor. tabi kalabalığı azalttım,masayı küçülttüm( ama açılan masa)
en sevdiğim vitrinimdi. oda bir yığın parçaydı.2 parçayı bıraktım salonda sadece.
çok yüksek tavan ve 3 kocaman pencere.kornişleri aşağı indirdim filan..
--------------------
neyse diğer konuya gelelim.ben de sadece biyolojiyi severdim.o çizimleri ezbere yapardım.:))
ama hangimiz taşınsak ta senin oğlanı benim adama teslim etsek::)) tam onun konusu bunlar.:))
bir de güzel anlatır.çocuklarla iletişimi müthiştir. eğlendirerk öğretir. hep derim "sen anaokulu ya da ilkokul öğretmeni olmalıydın" diye.
tamam biliyorum seninki 11 yaşında. ama delikanlılık dönemine kadar eşim ona çok iyi arkadaş ve öğretmen olur.:) tecrübe ile sabittir.:))
1:37 AM
hakikaten çok zor, bu kadar çocukları sıkmaya hiçmi hiç hakları yok bence, şimdiden bunalacaklar yaaaa :(((
2:39 AM
renklerciğim bende aynı konudan müzdaribim bu cocuklar ne olcak böyle blmem heleede cocuk devlet okulana gitmişse iç sansı yok gecende bende matemeik öğretmeniyle konustıum oğlusun temel yetersiz dedi ağzıma bir sürü laf geldi yuttum hadi biz dersana filan halldediyoruz da gönderöeyen lerinki ne olcak gerçi cocuğun içinden gelecek birazda ama sistem cok kötü çok zor bir de bu yıl ingilizceyide kattlar oks olmıycak ya seviye tespit sınavına gircek bizimki ne halt edicez bilmiyoruz allh kolaylık verin her kesin cocuğuna
değişiklik iyi oluyor evlerde gönül neler istiyor ama cepler e gelince istediğin olmıyor resimleri görmek isteriz sahpalarının güle güle kullan
2:42 AM
Yağmur Damlacıkım, sabah resmini çektim ama bilgisayara aktarmayı beceremiyorum, eşim yapacak. Resmini yayınlarım. Öyle ahım şahım olmadı ama değişik oldu işte. Deriyi ahşaba bali ile yapıştırdık ama alttan zımba makinası ile sık atarak bastırdık. Tamamen gergin yaptık.
Senin evi rüyamda görmüştüm zaten:-) Ama orta sehbası vardı. Üstelik çok ilginç dediğin gibi ince uzun gibiydi salonu. O kadar aklımda ki, hayret.
Eniştem keşke öğretmen olsaymış. Bilmek de yetmiyor, iyi öğretmek lazım. Ben konuyu anlayınca iyi anlatıyorum. Önce kendim öğrenmeliyim:-) Ben de en çok matematik ve tarih dersini severdim. Tarih bugün bile aklımda (önemli kısımları tabi:-))
3:04 AM
Gamzeliciğim, her sene daha kötüye gidiyor. Senin çocuklar birinci sınıfta sınava girmeye başlar korkarım:-)
3:07 AM
Civcivciğim, çok haklısın. Herkes dershaneye yollayamıyor tabi. Allah güç versin de yollayalım ama parasından ziyade bu çarpıklık nedeni ile çocuklar arada heba olmasınlar ondan korkuyorum...
3:08 AM
Renklerciğim sehpaları çok merak ettim. Eminim çok güzel olmuştur çünkü dekorasyonda deriyi çok beğenirim ama sehpanın kaplanmış halini kafamda tahayyül edemedim o yüzden merakla resimlerini bekliyorum.
Birde ne olacak bu çocukların hali bilmem. Az önce ablamla konuştum aynı konulardan şikayetçi. Yazık çocuklara yahu.
3:56 AM
NE MARİFETLİSİNİZ YAHU,MAŞAALLAH.SÜPERSİNİZ.GÖZÜMDE CANLARDIRDIM DA,ÖLE SEHPALARA BAYILIRIYORUM AMA HAZIRLARI ÇOK PAHALI.ÇOK İYİ YAPMIŞSINIZ YA...
ENDOPLAZMİK RETİKULUM BAŞLIĞINI GÖRÜNCE HEMEN AKLIMA LİSE YILLARIM GELDİ,SANKİ BİZ DE ORTAOKULDA BU KADARINI GÖRMÜYODUK GALİBA.BEN FEN MATEMATİK OLDUĞUMDAN SEVERDİM ÇOK HÜCRELERİ :))AMA DOKTOR GİBİ EZBERLEDİK DE NOLDU?O KADARINA DA GEREK YOK GERÇEKTEN.
4:10 AM
Renkler'cim söylediğin terimlerin hepsini çok iyi hatırlıyorum ama ne olduklarını hiç hatırlamıyorum, hayat boyuda hiç ihtiyacım olmadı:) Çocukların kafalarını iyice karıştırıyorlar yaa.
Evinin yeni halinide güle güle kullan canım, fotoları bende bekliyorum :))
5:12 AM
Yazcığım, resimleri inşallah yayınlayacağım. Deri değişik duruyor ama modası çabuk geçebilir. O nedenle onca para vermektense yeni eşyalar alana kadar bu şekilde oyalanmak daha doğru. Pahalıya gelmiyor hiç...
5:25 AM
Kakaolu kardeşim benim, siz de süpersiniz, senin evindeki süsler de çok zevkliydi canım. Yazcığıma da yazdım yukarıda, yenilemek çok ucuza geliyor. Hem de kendin birşeyler yaptığın için mutlu oluyorsun...
5:26 AM
Mutlucuğum, demek ki o kadar öğrendiğimiz bilgi boşa gitmiş. Bak hiç hatırlayamıyoruz ne olduklarını. Hücre nedir öğrenelim tabi ama daha basit, daha anlaşılır ve daha hayatta kullanılabilir şekilde. Ama bizde çocuklar bunalsın diye düzenlenmiş herşey!
5:28 AM
canım benim .ben sayısalcı değilim kesinlikle. yani kasdettiğim Fen (fizik,kimya,biyoloji) dersleri arasında en sevdiğim di.
yoksa benim tarih dersi hastalığım meşhurdur. arkadaşlar bana hediye alırken tarih içeren kitap alırlardı.
merakım, ilgi alanım, özellikle "gerçek" yakın tarih. okulda ezberletilen değil.
aa istersen bu konuda bir kaç kitap önerebilirim.:))
5:55 AM
Deriler ne güzel fikir benimde canım çekti şimdi çünkü evimdeki bütün mobilyalardan koltuklar hariç acayip sıkıldım hatta nefret eder durumdayım...Güle güle kullanın..
6:32 AM
Yağmur Damlacıkım, ben yakın tarihi değil uzak tarihi çok severim nedense. Osmanlı tarihini de çok severim. Ama hani şu savaş, bu savaş değil de biraz hayatları, yaşayışları, sanat dedikoduları... Yüksek yaparken Osmanlı Tarihi dersimizde sevgili hocam Filiz Özer arada dersi keser, size bir saray dedikodusu anlatayım mı diye söze başlar ve harika öyküler anlatırdı. Bu tarihi daha çok sevmeme ve tarihe başka bir gözle bakmamı sağlamıştı.
Bu arada kitap önerilerine açığım. Bilirsin kitap okumayı severim. Senin önceki önerilerine de başlayacağım inşallah yakında. Kadiköye gidince planım bir sürü güzel kitap seçmek...
6:36 AM
Elçinciğim, demek ki kolları sıvamanın zamanı gelmiş. Ufak bir değişiklik bile sizi mutlu edecektir, inan...
6:37 AM
Merhaba :)
Birden gözüm korktu derslerden. Gerçi bizimkisi henüz 1. sınıfa başladı. Fakat yıllar çabuk geçiyor. Ben şimdiden başlasam mı biyoloji çalışmaya :P
Ben de şu sıralar dekorasyona takmış durumdayım. Yaptıklarınız gerçekten ilginç. Bunlar kendiliğinden yapışan deriler mi, nasıl şeyler.
Bir de hevesle romanın ne durumda diye baktım. Fakat takıldı galiba. Oysa heyecanlı başlamıştı :)
6:37 AM
Ayçiçekçiğim, hoşgeldin. Neyse katıldın aramıza tekrar. Bomba gibi başlamışsındır eğitim yılına şimdi:-)
Valla canım, sen her derse bi başla, ikinci sınıftan itibaren feci olay! Ben ikinci sınıfta oğluşu çok çalıştırmak zorunda kaldım. Ama matematiği ikinci sınıfta iyi kavradı. O hızla j-kendisi bu yıla kadar geldi. Şimdi tekrar başladık beraber çalımaya. Feci, feci. Sonuçta ben de süperman değilim ki! Önce öğreniyorum.
Deriyi bali ile yapıştırdık ve alttan da sıkma zımbalar ile sabitledik. Ama çok iyi germek gerekiyor ve hava kabarcığı kalmamalı. Ne çok kolay, ne çok zor.
6:45 AM
Fen çalışmalarınızda başarılar dilerim Renkler:))
Evet resim olursa iyi olur, tam canlandıramadım kafamda:)
7:10 AM
Annelogcuğum, sağol. Size de başarılar:-) Valla ben anlatamadım sanırsam:-) Resimden anlaşılacaktır.
7:38 AM
Sena ile oğlun aynı konudalarmış fende.. Ama benim pek fen sevmeyen kızım bayağı bi sevdi konuları.. Hücre konusunu, tiyatro gibi canlandırdılar okulda ,Sena kloroplast oldu mesela..Ben de biyolojiyi hiç sevmezdim ve aynen ders anlatmak için önce oturup kendim çalışmam gerekiyor..
Yeni sehpanız hayırlı olsun,kendi el emeğiniz olduğu için, daha da zevkle kullanırsınız inşallah..Arada bir dekorasyonda değişikliğe gitmek bence de moral veriyor..
12:40 PM
Kesinlikle resimler diyorum;)
2:21 PM
Yavrucakların işi gerçekten zor. Benimki daha 2. sınıfta. Verilen ödevlere inanamıyorum. Allah yardımcımız olsun. Mavişimi ağlatmasınlar ya yazık.:((
Sen bana komşu olsana. Ben de eşyalardan çok sıkıldım artık. Şöyle bir sabah kahvesinde delleniverip yeni tasarımlar yapardık.:))
8:01 PM
Vay beeee insan tasarımcı ruhlu olunca bir başka oluyor, ben hayatta böyle bir şeye cesaret edemezdim. Sırf renklerde uyum sağlayamam die salonum o kdara sade ki anlatamam. Ama benim de canıma tak etti. Kocişle bir ara dekorasyın olayına gireceğiz inşallah. Boza düzelte güzel birşeyler yaparız herhalde.
Ders çalıştırma olayına çok güldüm, ne kadar uzak kalmışız konulardan di mi? Hayır ben yetişkin olduğumda bu konulardan aklımda hiçbirşey kalmayacaksa neden öğreniyorum ki tüm bunları??? Yazık bu çocuklara valla, eğitim sisteminin kökten değişmesi lazım. Ezberle unut, ezberle unut neye yaradı ki???
10:55 PM
bu biyoloji konularını liseyi bitirene kadar o kadar fazla tekrarlayacaklar ki benim gibi aradan 10sene geçince bile hücreleri çok iyi hatırlayacaklar :)sen merak etme cnm..ilk önce öğrenmesi ve ezberlemesi zor olsa da dediğim gibi çok fazla tekrarlayacaklar.bende ilk ortaokul 1. sınıfta görmüştüm sanırım öyle hatırlıyorum ilk biyolojiyi orta kısımda gördüğümüze göre.biyolojiden ziyade benim aram kimyayla iyi.kimyacı lazım olursa gelip anlatayım seve seve..
ev dekorasyonunuzu gözümde canlandıramadım ama mutlaka çok güzel olmuştur.resimlerini koyabilsen keşke.cidden merak ettim de :)belki kopya çekeriz senden eheh :)
öpüyorum cnm
11:53 PM
Sevgili Sena ve Beranın annesi. Ne hoş olmuş dersi o şekilde vermeleri. Bak bu konuyu hiç unutmaz Sena... Benim oğluş da dün testleri yapmaya başlayınca kendine güveni geldi. Benim oğlan matematiği seviyor. Fenle hiç sorunu yoktu ama yabancı terimler bunalttı. Bir de özellikle dershane çok ağır... Ama zorlamadan da öğrenmiyorlar bu yaramazlar:-)
12:13 AM
Sevgili Ev Perisi, Resimleri çektim. Eşim bilgisayara yükler yüklemez sizinle paylaşacağım.
12:16 AM
İnce Gülcüm, ah ne iyi olurdu seninle komşu olsak. Ne kaynatırdık. Hele sabah kahvesi olayına biterim ben. İyi bir dost ile paylaşılmış sabah kahvesi gibi bir keyif var mıdır dünyada?
12:17 AM
Kelebekçiğim, renk uyumu konusunda korkma. Birb,irine uyumlu renkleri karma kullanabilirsin. Benim salonun renkleri: Koyu kahve, pastel kavuniçi koltuklar, cart kavuniçi objeler, bir iki kırmızı obje, bej, kırık beyaz, yeşil bitkilerim...
Bence ufak değişik renkte objeler kat. Salonun resmini bana yollarsan sana uygun aksesuarlar öneririm.
12:21 AM
Sashacığım, kopya çekin, izin var:-) Kopya olmasa da size belki başka bir fikir verir. Biz de bunu görürüz. Orjinal fikirlere bayılırım.
Sende iyi hafıza varmış. Ben isim olarak hatırlıyorum ama hangi organel ne yapar onu hatırlamıyorum.
12:32 AM
renklercim eşinin ve senin bu girişimci ruhunuza ,hemen kararlar alıp uygulamanıza bayılıyorum ve gıpta ediyorum ve ben de ısrarla fotoğraf istiyorum diyecektim ki yazmışsın ekleyeceğim diye ,merakla bekliyorum...
9:54 AM
Perili Köşkçüğüm, resmi inşallah bugünkü postuma koyacağım.
10:56 PM
yok yok anlatmışsın gayet güzel, yine de resim iyi olur:)
11:24 PM
Post a Comment
<< Home